Sıkılmadık mı artık aynı şeyleri düşünmekten? Neden yaratıcı düşüncenin sınırlarını zorlamıyoruz? Niçin düşünsel yaşamımıza acılarla ve ızdıraplarla dolu yeni şeyler eklemiyoruz? Korkuyor muyuz? Zihinsel işkenceye maruz bırakalım kendimizi. Ki yarının ülkesinde yapılacak olan fiziksel işkenceye hazır olalım.
Bu acelemiz nedir Olric? İnsanlardan, bütün insanlardan kaçıyor muyuz yoksa? Onların içine çıkmaktan korkuyor muyuz? Üstüme doğru gelip, demek sensin diye parmak sallamalarından mı korkuyorum?
Sayfa 589Kitabı okudu
Bugünü Yaşama Arzusu
#Schopenhauer
*Yazar
#Aldığımız her nefes bizi sürekli etkisi altında olduğumuz ölüme doğru çeker... Nihal olarak zafer ölümün olacaktır, çünkü doğumla birlikte ölüm zaten bizim kaderimiz olmuştur ve avını yutmadan önce onunla yalnızca kısa bir süre için oynar. Bununla birlikte, hayatımıza olabildiğince uzun bir süre için büyük bir ilgi ve
" Korkuyor muyuz, korkuyoruz sahiden
Camileri gezmeye gelip giden ölümden ... "
Sayın vatandaşlarım! Bütün kurtlarınızı hemen dökün; yoksa kurt sayımı
başlayacak pek yakında.
*Saat üçe geliyor Olric. Güneş daha yüksekteyken çıkalım
yola. Garsonu rahatsız etmemek için parayı, fincan tabağının yanına yavaşça bıraktı. Kapıyı sessizce açarak çıktı: kültürleri bozulmasın. Allah derslerinizde zihin açıklığı versin,
sayın ocakçı ve sayın garson.
Bu acelemiz nedir Olric? İnsanlardan, bütün insanlardan kaçıyor muyuz yoksa? Onların içine çıkmaktan korkuyor muyuz? Üstüme doğru gelip, demek sensin diye parmaklarını sallamalarından mı korkuyorum? Direksiyona yaslanarak bir süre düşünceye daldı. Daha on saat bile olmadı. Bu kadar erken kuşkuya kapılmamalıyım. Yanından bir araba hızla geçti: Samim’in arabası.
Görseydi dururdu.
Aptalın biridir: belki beş yüz metre sonra kavramıştır. Bu
araba da zamanla dert olacak başımıza Olric. Yazık. Oldukça para ederdi sanıyorum. Bir an önce kurtulalım şu kasabadan.
Eskiler daha akıllıymış: gidip o çukura gömmemişler kendilerini. Bir düzlük merakıdır gidiyor. Bu kadar araba varken yokuştan korkuyoruz gene. Aman evlerimiz düz.
Sayfa 589Kitabı okudu
Korkuyor muyuz, korkuyoruz sahiden
Camileri gezmeye gelip giden ölümden...
Sayfa 65
Bu acelemiz nedir Olric? İnsanlardan, bütün insanlardan kaçıyor muyuz yoksa? Onların içine çıkmaktan korkuyor muyuz? Üstüme doğru gelip, demek sensin diye parmaklarını sallamalarından mı korkuyorum?
Sayfa 589 - İletişimKitabı okudu
Korkuttuğumuz kadar korkuyor muyuz?
Hak ve hakikat neyse, onu sadece söylemekle değil, yapmakla da mükellefiz. Yapıyor muyuz?
Canımız çekiliyor oysa ağlarla sulardan;
Buğdaya kızıyoruz, zam gelince ekmeğe
Kuşlara konuyoruz, bu ne demekse...
Kıyafet seçerken gösterdiğimiz özen
Niçin benzemiyor hiç birimize?
Korkuyor muyuz, korkuyoruz sahiden
Camileri gezmeye gelip giden ölümden...
Sayfa 101Kitabı okudu
Bu acelemiz nedir Olric? İnsanlardan, bütün insanlardan kaçıyor muyuz yoksa? Onların içine çıkmaktan korkuyor muyuz?
Kasabanın dışına çıkınca birden durdu. Bu acelemiz nedir Olric? insanlardan, bütün insanlardan kaçıyor muyuz yoksa? Onların içine çıkmaktan korkuyor muyuz? Üstüme doğru gelip, demek sensin diye parmak sallamalarından mı korkuyoruz?
Sayfa 589Kitabı okudu
İsmet İnönü'nün lafına doğru varan bir anlatış-2
Fikirleri "iyi çorba" eden bu "iyi kebapçı" meşhur bilginlerin koca Fransa'yı nasıl Hitler'e teslim ettiklerinde artık analaşılmayacak ne kalır? Ren ırmağının öte yanında Faşizm sürekli olarak en son model Fransız örneklerini, Fransız milyoneri Schneider (Şnayder)'den alarak harıl harıl tank, tayyare yaparken,
Derleniş yayınlarıKitabı okudu
