Bugün dünyaca ünlü halk ozanımız Aşık Veysel'in ölüm yıldönümüdür. Kendisini rahmetle anarken; hayatı ve eserleri hakkında bilgi vermek istedim. Aşık Veysel, dizelerinde sevgiyi kardeşliği, doğayı, ölümü, eşsiz bir üslupla betimlemiştir.
Aşık Veysel 1894 yılında Sivas’ın hiç bilinmeyen, dünyadan kopuk bir köyünde doğmuştur. Bu yıllarda bütün
Uygulanmayan bilgi ve boş ve lüzümsuz bilgidir. Bir şeyi yapıyorsak aynı zamanda biliyoruz demektir. Doğru, iyi, düz yazamıyor ve resim yapamıyorsak, anlatmak istediğimiz konuyu bilmiyoruz demektir. Bir olayın deneylerini yapmaktan, müzik parçalarını bir âlet ile çalmaktan yada notaya uygun olarak söylemekten âciz isek, o olayı ya da parçayı bilmediğimiz anlaşılır. İlgili kitabı yada dergiyi okuyarak, doğayı ve sosyal hayatı inceleyerek bilgi edinemiyorsak; kitapta yazılanı yada öğretmenin anlattığını ezberleme yolunu tutmuş, iskolastiğin tutsağı haline gelmişiz demektir. Köy Enstitülerinde yetiştirilen çocuklar iskolastiğe köle olmaktan kurtarılmaya uğraşılmıştır.
Hitler'den Nihal Atsız'a Kısa Bir Türkiye Tarihi İncelmesi
FAŞİZM YOK OLMAZ PUSUYA YATAR...
Faşizmin Türkiye Siyasetine etkisi ve ardı sıra gelen kavgaların kökünü, İkinci Dünya Savaşı döneminde aramak çok yanlış bir bakış açısı olmasa gerek… Bu konuda çalışan birçok toplum bilimci ya da incelemeci Türk siyasetinde faşizmin doğuşu, gelişimi ve sonrası üzerine dikkat çekici saptamalar yapmışlardır.
"Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi,benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız, bu yeterlidir." diyor Mustafa Kemal Atatürk. Bugün öyle bir noktaya geldik ki Atatürk'ün fikirlerini,duygularını ve bu ülke için yaptıklarını bir kenara bırakıp Atatürk'ün dini üzerine konuşuyoruz,kitaplar