Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Köylüler, İşçiler ve İmalatçılar ... Snelman, bütün köylülerin, işçilerin, imalatçıların ve bütün halk kesimlerinin her yönden aydınlanmasını, öğrenim ve eğitimini hayatının en önemli görevi saymış; bir zamanlar Pierre d’Amiyen’ in Haçlı Seferleri’ni kışkırttığı gibi, o da Finlandiya’da eğitim seferberliğinin öncüsü olmuştur. Snelman
Köylüler, işçiler ve imalatçılar
"Ülkede çalışan ve üreten her insan, bir değerdir. ... Mantıklı bir şekilde yetiştirilen her insanın, ülkeye neler kazandırabileceğini bir düşünün! ... Eğer halkımız eğitim görmüş olsaydı, bunların her biri ülke için halk için çalışan üreten birer güç kaynağı olurdu."
Sayfa 124 - Snelman'nın konuşmasındanKitabı okudu
Reklam
105 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Tarihten Ders Çıkarmak
Uygarlığa kadim olan milletlerin arasında olmak, eğitilmek , daha iyi bir hayat koşulları için yapılması gerekenleri yapmak ve daha birçok konu ve olaylara ışık tutan devasa bir kitap. Aile davranışlarından, eğitim sistemine , hoşgörü polikitasindan , çalışma azmine kadar bir cok konuyu ele almis ve günümüz Finlandiya halkının ne derece zorlu bir iklim ve kıtada bu kadar güzel bir uygarlığa temel atabilen bir ülke olduğunu anlatıyor. Anne-Baba ve çocuklar ,Halk Üniversitesi,Eğitimci Memurlar, Köylüler, İşçiler ve Imalatçılar , Doktorlar ve daha bir çok olay ve olgulara dayanan , bir halkin olmasi gerektiği gibi şekillenmesini ele alan bu eser ender kitaplardan bisidir.
Beyaz Zambaklar Ülkesinde
Beyaz Zambaklar ÜlkesindeGrigory Petrov · Karbon Kitaplar · 201998,8bin okunma
Köylüler, işçiler ve imalatçılar
Oysa bu adam mantıklı bir eğitim görmüş olsaydı ve gençliğinde ona halk kitlesinin ruhunu ve gönlünü tutuştur maktan doğan zevkin, hayatı boşa geçirmek zevkinden daha üstün olduğu söylenmiş olsaydı; bu insan kendi ülkesinde bir uygarlık havarisi olurdu. Üniversite okumuş, bilimadamı ve edebiyatçı olmuş, baş kentte yetişmiş, daha ne istersiniz? Böyle biri adam olmazsa; hiç okulu, kütüphanesi olmayan ve hayatın daha güzel, daha mutluluk dolu, daha düzenli olması için neler yapılması ge rektiğine dair hiç söz edilmeyen bir yerde yetişen sıradan halktan ne beklenebilir ki? Milyonlarca halk bedenen, ruhen, fikren ve ahlâken çürü yor da hiç kimse bu kokuşmuşluğu görmüyor. Herkesin ka rakteri bozulmuş veya herkes bu yozlaşmışlığa alışmış da bu nu doğal bir durum sanıyor sanki. Ama bu böyle mi olmalı dır? Milyonlarca insan doğuyor, derin bir sefahet içinde yaşı yor ve ölüyor. Bu böyle mi olmalıdır? İçlerinde birçok zeki insan bulunmasına rağmen milyonlarca insan, hayvanlar gibi sersem ve cahil kalıyor. Sayısız küçük kardeşiniz huy olarak zalimleşiyor. Peki bu böyle mi olmalıdır?
Sayfa 209Kitabı okudu
105 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
spoi içerir dikkatinize :)
KÖYLÜLER , İŞÇİLER , İMALATÇILAR kitabın kesinlikle beni en çok etkileyen düşündüren kısmı budur . Bu bölümde devletlerin yaptığı en büyük hatalardan birine değilmiş . Bu hata büyük yerleşimlerin büyük toplulukların gelişimi için bütün çabanın gösterilmesi fakat halk kitlesi üzerinde hiçbir yatırım yapılmamasıdır . Birçok imparatorlukta , toplumda halka ot yetiştirmesi hayvan beslemesi öğretilmiş fakat asıl önemli olan sağlığını beslenmesini iyileştirmeyi göz ardı edilmiştir . Hemen hemen her coğrafya durum bu şekilde olmuştur ve zorluklara yoksulluklara tahammül etmek halkın zorunlu görevi gibi sayılmıştır. Ve buna da dini bir dayanak bulmaya çalışmışlardır " Zaten İsa'nın dini de sabır tahammül dini değil miydi ? " Aslında bu durumun devlet için ne kadar alçaltıcı bir durum olduğu , bütün fırsatlardan bütün kesimin yaralanması gerektiği asıl bahsedilmek istenendir . Devlet denilen şey , üst katlarında geniş pencereler olan , yüksek tavanlı , sütunlu aydınlık ; alt katlarıysa karanlık rutubetli bir şato değildir . Ülke insanın çoğunluğunun eğitimden yoksun bırakılmış olması bir cinayettir . Devletin kendini yok edişi intihar etmesi demektir.
Beyaz Zambaklar Ülkesinde
Beyaz Zambaklar ÜlkesindeGrigory Petrov · Karbon Kitaplar · 201998,8bin okunma
Köylüler, işçiler ve imalatçılar
Devlet denilen şey, üst katları geniş pencereli, yüksek tavanlı, sütunlu, bol ve temiz havalı ve aydınlık; alt ve bodrum katlarıysa karanlık, rutubetli, dar ve penceresiz bir şato değildir.
Sayfa 227 - Hayat YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Köylüler, işçiler ve imalatçılar
Ülke insanının çoğunluğunun eğitimden yoksun bırakılması bir cinayettir. Devletin kendi kendini yok etmesi, intihar etmesi demektir.
Sayfa 227 - Hayat YayınlarıKitabı okudu
Köylüler, işçiler ve imalatçılar
Milyonlarca halk bedenen, ruhen, fikren ve ahlâken çürüyor da hiç kimse bu kokuşmuşluğu görmüyor. Herkesin karakteri bozulmuş veya herkes bu yozlaşmışlığa alışmış da bunu doğal bir durum sanıyor sanki. Ama bu böyle mi olmalıdır?
Sayfa 244 - Hayat YayınlarıKitabı okudu
Köylüler, işçiler ve imalatçılar
Ülke halkının çoğunluğunun böyle ilkel, görgüsüz ve eğitimsiz kalmasına seyirci kalmak ayıptır, suçtur. Uygarlık meşalesiyle aydınlanan bir insanın buna duyarsız kalması cinayettir.
Sayfa 114 - SnelmanKitabı okudu
Köylüler, işçiler ve imalatçılar
Devlet denilen şey, üst katları pencereli, yüksek tavanlı, sütunlu, bol ve temiz havalı ve aydınlık; alt ve bodrum katlarıysa karanlık, rutubetli, dar ve penceresiz bir şato değildir.
Sayfa 114 - SnelmanKitabı okudu
Reklam
Köylüler, işçiler ve imalatçılar
Büyük ruhunuzun ate­şini bu kadar israf etmeyiniz. Onu kendi milletiniz için sakla­yınız.