"Krematoryumlarla ilgili bir şeyler anlatabilir misin?"
"Tabii. Dört tane krematoryum vardı. 1 ve 2 no'lu krematoryumlar trenin yakınında, 3 ve 4 no'lular ise kampın kuzey tarafında, Çingene kampının arkasındaki ladin ormanındaydı. Ben birçok Yunanlıyla beraber 3 ve 4 no'lu krematoryumlarda çalışıyordum. Sana 3 no'lu krematoryumu, krokisini çizerek anlatayım. Aynı anda 700 kişiden 1000 kişiye kadar alabiliyordu. Herkes karışıktı, erkekler, kadınlar ve çocuklar, bebekler ve yaşlılar, sağlıklılar ve hastalar... Kimi zaman sağlıklı kadınlar ve erkekler trenden indirildiklerinde ayrılsalar da, nakliyenin tamamı krematoryuma getiriliyordu. Burada en başta bekleme odası A'ya geçiyor, sonra da dar bir koridordan B'ye yürüyorlardı. Duvarlarda bazı sloganlar yazıyordu: Halte dich sauber, Vergesse nicht deine Seife, böylece insanlar banyoya girdikleri illüzyonuna kapılıyorlardı. B alanına geldiklerinde tamamen soyunmaları gerekiyordu. Dört köşede makineli tüfekleri olan SS görevlileri duruyordu. Ama insanlar daima sakin olduğu için, silahlarını kullanmaları gerekmiyordu. Öleceğini hissedenler de direnmenin bir işe yaramayacağını anlıyorlardı.."