Dostoyevski'nin ilk romanı olan "İnsancıklar" aynı zamanda ilk Rus toplumsal romanı da sayılır. Yazar, daha ilk kitabından diğer yazacağı kitapların temasının temelini atmış. "Fakirlik, yoksulluk, acınaklık" hep Dostoyevski'nin romanlarına konu olmuş temel kavramlardır.
Neden böyle peki? Empati yapmamızı mı istiyor? Yoksul bir adam mıydı? Rusya'nın ekonomisiyle alakası var mıydı yazdıklarının? Toplum ve insanın iç yapısını ele aldığı için bütün sorulara cevap bulunabilir. Belki de yazdıklarıyla yeni bir ekol oluşturan ve ilk kitabında ünlenip eserlerinin günümüzde de hala aynı ilgiyle okunmasının sebebi budur.
Kitap, yoksul ve yaşlı bir adamın kendisinden küçük bir kadınla mektuplaşmasından oluşuyor. İlk başlarda aralarındaki ilişkinin ne olduğu tam olarak çıkarılmasa da okudukça netlik kazanıyor. Kitabı okudukça o anki halinize göz atıp şükür ettiğinize ve daha çok empati kurduğunuzu farkedeceksiniz
Başyapıt olarak tanımlanan bu eseri okumanızı tavsiye ederim. Keyifli okumalar...