İnsanlar saraylar, kaleler, anıtlar ve tapınaklar inşa ettiler. Geç modern çağa kadar insanların yüzde 90'ından fazlası, her sabah erken kalkıp ter içinde kalana dek çalışan köylüler olarak yaşıyorlardı. Ürettikleri fazladan gıda, tarih kitaplarını dolduran küçük bir seçkin azınlığı doyuruyordu: krallar, bürokratlar, askerler, rahipler, sanatçılar ve filozoflar. Tarih çok az insanın "yaptığı", geri kalanların da tarla sürdüğü veya su kovaları taşıdığı bir şeydir.
"Annem hiç deniz görmeden öldü, hiç// Üç yanı denizlerle çevrili Türkiye'nin, hiç!/ Dağlar denize paralel, şezlonglar dik uzanıyor, hiç!/ Gemlik'te kardeşi var, İstanbul'da küçük oğlu, hiç!/ Erken rezervasyon, taksitle tatil, her şey dahil, hiç!/ Güneşte D vitamini, romatizmaya iyi gelir, hiç!/ Denizde tuzlu su, sahilde kumdan kaleler, hiç!/ Önüm arkam elli faktör, üstelik şemsiye var, hiç!/ Yıllık izin, annelik izni, mazeret, rapor, hiç!/ Çok çalıştık, bunu hak ettik, mevsim yaz, hiç!// Annem kışın huzuruna inanırdı yazları, hep!/ Çünkü kışın huzuru yazdan yaza gelirdi, hep!/ Yazdan mayalanmış hamur kışın ekşirdi, hep!/ Bizi şaşırtıp bir yaz günü öldü annem, hep!" (s. 49)
Reklam
88 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Ziyan Bülteni" Üzerine Okuma Notları: "Ziyan Bülteni" Şair Sami Uluğ'un Ekim 2023' te okurlarıyla buluşturduğu ikinci şiir kitabıdır. Fabrik Kitap etiketiyle çıkan eserde yirmi şiir yer almakta ve seksen altı sayfa hacmindedir. Kitap kapağını ilk açış da "RUHSATSIZ" kelimesiyle karşılaşıyoruz. Herhalde bu ifade
Ziyan Bülteni
Ziyan BülteniSami Uluğ · Fabrik Kitap · 20234 okunma
Hisseden kıssa..
O soylu zenginler batan gemiden küçük fareler gibi filikalarla soysuzca kaçtı..
Tamamen farklı bir nedenden dolayı ağlıyordum. O gün senin dansını izlediğimde, başka bir şey daha gördüm. Yepyeni bir dünyanın hızla yaklaştığını gördüm. Daha bilimsel, verimli bir dünya, evet. Eskiden beri var olan hastalıklara çareler bulunan bir dünya. Çok iyi. Ama aynı zamanda katı, zalim bir dünya. Sonra gözlerini sıkıca kapatmış, küçük bir kız gördüm, eski iyi yürekli dünyayı göğsüne yasla­mış, artık kalamayacağını yüreğinde hissettiği bu dünyayı tutuyor ve ona yalvarıyor, onu asla bırakmasın istiyordu.
Sayfa 256Kitabı okudu
Onlar, ruhunu kavrayamadıkları ve o yüzden çekindikleri şey'leri YOK ETMEYE ÇALIŞIRLAR! Elde edemedikleri karılarla çıkanları dövmek gibi.. Dolaşırken tat almadıkları ormanları yakmak gibi.. Onlar, aşağılayarak var olduklarını sanarak, mevcut iktidara sırnaşırlar! Devlet, tüm birimleriyle arka çıkar onlara! Polis, en güçlü çetedir! Polis, cennetin gerçek yüzüdür! Sadece akrepler ve çıyanlar cennete gider!
Reklam
1.000 öğeden 101 ile 110 arasındakiler gösteriliyor.