Çok kırılmış ve bir erkek tarafından yanıltılmıştım. Sabah içimde hafif ince bir burukla kalktım, her şeyi bıraktım, bugün sadece kendimi düşünecektim. Patatesli omletimi beklemeye koyuldum.
İnsan yapısındaki çelişkiler, onun ne ölüme ne de sonsuzluğa bir türlü dayanamadığını gösteriyor. Sonsuzluk da
ölüm kadar ürkütücü bir gerçektir. Sonsuzluk, yalnız Allah'ın dayanabileceği bir güçlüktür.
İnsan, hareketlerine engel olabilirdi; fakat düşüncelerini nasıl durdurabilirdi? İnsan tabiatına bu kadar aykırı
bir şey olamazdı. Düşünce suçundan söz etmek anayasaya
aykırıydı. Benim de suçum bu kadar olsun, razıyım, dediler
birbirlerine.
“Önce Kelime vardı,” diye başlıyor Yohanna’ya göre İncil.
Kelimeden önce de Yalnızlık vardı. Ve Kelimeden sonra da
var olmaya devam etti Yalnızlık... Kelimenin bittiği yerde
başladı; Kelime söylenemeden önce başladı. Kelimeler, Yalnızlığı unutturdu ve Yalnızlık, Kelimeyle birlikte yaşadı insanın içinde. Kelimeler, Yalnızlığı anlattı ve Yalnızlığın içinde eriyip kayboldu. Yalnız Kelimeler acıyı dindirdi ve Kelimeler insanın aklına geldikçe, Yalnızlık büyüdü, dayanılmaz oldu.
"to be or not to be" "yaşamak mı ölmek mi " yerine "olmak ya da olmamak" şeklinde çevrilmeliydi. "not to be" ile de bütün olumsuz eylemleri ifade etmek istiyor. Bunu, olumlu eylemlerden sadece biri olan yaşamak ve olumsuz..