(...) Elini burnuna götürdüğünde düştü yaprak.narin ve halsiz yaprağın düşüşündeki acizlige anlam yüklemek istemedi.onu düştüğü yerden alıp defterinin arasına koydu sadece.dalindan koparilan, yalnızca küçük anılarda kurumalarini sağlamak kadar iyilik yapılabilirdi...
Artık o gülhatmi idi...
İnsanlarin burunlarının ucunda dahi olsa farkedemeyecekleri Gülhatmi... Beş yapraklı Gülhatmi.. beş yürekli.. beş renkli!
(...)
Kitap küçük yaşta annesini kaybetmiş,babasinin eve getirdiği üvey anneden eziyet çekmiş ve sonundaezun olup bir edebiyat dergisinde çalışmaya başlayacak bir kızın hikâyesi... Hayatın ona yasattiklari onun karamsar ve içe kapanık bir birey olmasına sebep.. sebepti.. küçük bir kız çocuğuyla tanisincaya kadar.. kına çiçeğinden lakabını alan konuşma engeli olan küçük bir kız çocuğu... Onu gördükten sonra dertlerine dert dediği için kendinden utanan Gülhatmi...bundan sonra bambaşka biri olarak hayatına yön verecek...
Güzel kitap.okunmasini tavsiye ederim
Bu dünyada bir şeyler hep eksik bırakılır. Eksik kalan kısma ne koyarsan koy asla dolmaz. Çünkü dünyada değildir mükemmellik, sadece bir şeye sahipsen tamamsın demektir: Aşk.
İçinde kopan son fırtınaydı bu, öyle hissediyordu. Son bir cümle daha ekledi ömür özeti nispetinde iç ferahıyla ve şükürle: “Ömrüm bir yeşil köprü, her mevsimi kucaklar…”