Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.36
208 syf.
·
Puan vermedi
Kitabı bir öğretmen adayı olduğum için aldığımı belirtmeliyim fakat okudukça herkesin okuması gerektiğini düşündüğüm bir kitap hâline geldiğini söylemeliyim. Doğan Cüceloğlu'nu okuyanlar bilir ki bir konuyu irdelerken o kadar ince ince yol alır ki kafanızda küçük küçük taşlar oturtarak ilerlersiniz.
İrfan Bey'in eğitim bir cümledir bakış açısı ve
İşte yazar, işte roman, işte haykırış!
Beni etkileyen, duygularımı kamçılayan, ideolojimi, fikirlerimi destekleyen nadir kitaplardandı. Emine Işınsu`yu ilk bu roman sayesinde tanıdım ve Hüseyin Nihal Atsız ile aynı seviyede tutar oldum. Kendine Türk ideolojisini benimsemiş, ırkıyla gurur duyan her gencin, kişinin mutlaka okuması gereken bir yapıt! Kalite, özgünlük, akış gerçekten çok iyiydi!
1968-1980 arası siyasi olayları anlatan yazar, dönemin kayıtsız hükümetini, öğrencilerinin kukla misali oynatılışını, bilinçli olarak değil ot gibi yaşayıp bir takım kişilerin emelleri uğruna can veren genç fidanları haykırmış! Her ne fikirde olursak olalım, önce araştıralım, soruşturalım, tarafsızca bakalım demek istemiş.
Ayrıca Dursun Önkuzu`nun son on sayfada can verişi var ki, bir erkek olarak gözüm doldu diyebilirim.
Tanrı Türkü korusun, ne mutlu Türk`üm diyene!
10/10
Zafer Dergisi - Sayı 519 (2020 Mart)
(Gerçek) Kurtlar vadisi yazisı cok güzeldi.Bir kurt dogada neler degistirebilir ibret ile okudum.Yani dogadaki hicbir sey vazgecilebilir degil.Tabii yine ayni sekilde bir insanin nelere neden olabilecegi de anlamis oluyoruz.Lutfen cevreye ve canlilara karşı daha duyarli olalim.Daha yasanabilir bir dünya için.
Genel cizgisinde bir sayi olmus.
Derginin içindekiler:
Ağaç
Aşkın halleri
Titanik'i kim yiyor?
Evlilikte 'ortak nokta' neden önemli?
Çocukluğa dair
(Gerçek) Kurtlar vadisi
Birer kukla mıyız?
Sanatın sonu
Depremle yaşamak ya da yaşamamak
Alzheimer'dan korunan beyin bölgesi
Gizli hazinelerin anahtarı insanda
Peygamberimiz'in çocuklara
sevgi ve şefkati nasıldı?
Çanakkale'nin kahraman hemşiresi
Hicret ve fetih
Tesadüfler
Kitabın ana karakteri Josef K. Aslında yazarımız Franz Kafka’dır. Yazarımız, yaşamın bir anda ellerini boğazımıza dayayıp bizi hayattan alabileceğini, yaşama hakkımızı ve sevincimizi, yaşam çizgimizin ilerleyişini ansızın sıklaştırarak kesebileceğini anlatmakta. Bir sabah aniden başımıza bir iş gelemez mi? Kitabı okuyan okurlar elbette gelebilir diyebilir, okumayanlarda bence düşününce gelebilirden yana olmalıdırlar diye düşünmekteyim.
Aslında Dava’mızdaki Yasa, ölümün mutlak oluşunu, insanın
bir kukla misali varoluşunu anımsatmakta bana, Dava’da yaşamda olduğu gibi önümüzdeki tek çıkar ve hakiki yolun yaşamın sonu yani ölümün başlangıcından ibaret olduğunu
anımsatmaktadır, benim için Yasa ve Hukuk doğumla zorunlu yaşamaktan oluşan bir bütündür, kurtuluşun Dava’nın yani insan yaşamını tutup öldürmesiyle sonuçlanır.
Sonuç doğurabilecek her şeyin veya bir şeyin kesinlikle nedeni olmalıdır. Bende ölme ihtimalimizin üzerinde durarak bu sonucun nedenini doğumumuzun olduğuna kanaat getirmekteyim.
Franz Kafka okuma serüvenime devam edeceğim bir sonraki kitabım “Şato” ve kitabın ana karakteri Bay K.
İyi okumalar, insan doğdukça savaşır ve düşündükçe zafere ulaşır, her şeyin sonunda da vaktiyle ölür. Kitapla kalın. :)
İrade nedir ? İradeye hakim olmak nedir ? Hayat boyu ne için eğitiliyoruz ? Aynı donanımlara sahip kukla haline getirilmekten nasıl kurtuluruz ? Tefekkür nedir, eyleme nasıl geçilir ? Gibi ve daha başka bir sürü sorunun cevabını bu enfes kitapta bulabilirsiniz. Özellikle tembellikle savaşmada yardımcı, aktif zihin kullanımını telkin eden bu kitapta hem yazarın kendi yaşamından örnekler hem de başka düşünürlerin fikirlerini görebilirsiniz. Her kitaplıkta olması gerektiğini düşündüğüm bu kitabı, ne kadar erken okursanız o kadar kârdır..
.
.
#alıntı Çağımızda tüm enerjimizi dış dünyanın fethine harcadık, sonuç olarak açgözlülük duygularımızı katlayıp arzularımızı kamçıladık ve şu an daha huzursuz, endişeli ve mutsuz insanlar haline dönüştük. Bunun sebebi dış dünyayı fethetmekten iç dünyamıza bakmayı ihmal etmemizdir !!
Şairin Hayatı Şiirinden Okunur
Hayal âlemi aklınızın rakkasesi gibidir. Onu kalbinize değdirip, ucu bucağı görünmez bir dağ haline getirebilir ya da sınırlarını aritmetik bir yorgunlukla aklınızın boy aynasında sınayabilirsiniz. Seçmek işkencesi hep insana kalır anlayacağınız, sorumluluk sizindir, benimdir, diğerinindir... Hayallerinizden de
Dünya tarihinin gördüğü en büyük paylaşım savaşının tam göbeğinde duran bir kadının, Gertrude Bell'in hikayesi. Nam-ı değer "Çöl kızı" ya da "Hatun".
Kadınların dünyanın her ülkesinde geri planda tutulduğu bir dönemde yaşamasına rağmen, kabuğundan sıyrılan ve Ortadoğuyu şekillendiren insanlardan biri olmayı başarıyor. Bunu yaparken de en büyük motivasyonu, kendini önemli biri olarak kabul ettirme dürtüsü. Oldukça meraklı (özellikle dillere ve kültürlere karşı) ve maceraperest. Zorluklar gözünü korkutmuyor kesinlikle, aksine daha da pervasızca girişimlerde bulunmasına sebep oluyor. Bize karşı mücadele etse de aslında bir Türk düşmanı değil. Okuduğum kadarıyla kendi ülkesinin çıkarlarını korumaya çalışıyor, bunu yapabilmek içinde sürekli olarak Osmanlı ile mücadele halinde. Ama Kurtuluş Savaşını destekliyor ve heyecan da duyuyor.
Kitap gerçekten başarılı. Ortadoğunun nasıl dizayn edildiğini anlamak için (ki bu dizaynın hala ceremesini çekiyoruz tüm ortadoğu olarak) okunması gerek. Sadece Gertrude Bell'in biyografisi için değil Balfour Deklerasyonu, Sykles-Picot anlaşması ve Paris Barış Konferansı ile alakalı da oldukça fazla bilgi sahibi olabilirsiniz. Ve tabi kukla kral Faysal ile ilgili de.
Gertrude Bell'in bizim taraftaki en büyük rakibi Kuşçubaşı Eşref'ten hiç bahsedilmemesi kitapta tuhafıma kaçan tek husus.
USTA İLE MARGARİTA-MİHAİL BULGAKOV/can yayınları-573 sayfa
Zorlu, nefes nefese, yorucu, düşündürücü ve büyüleyici bir okuma serüveniydi, Usta ve Margarita’yı okumak. En önce kitabın hacmi katlanılması zor bir yekûndu. Uzun bir önsöz ile birlikte yaklaşık altı yüz sayfalık, her bakımdan dolu dolu bir roman. Neyse ki kitabın sonunda zahmetine
Bundan 12 sene önce #ahmetümit tarafından kaleme alınmış #Ergenekon -dan önce bir Ergenekon romanıdir #kukla .. yazar soğuk savaş yıllarında yaşanan ve aslında soğuk savaşın neden olduğu sağ sol catismalarini, biri #ülkücü diğeri #komünist olan iki üvey kardeşin hikayesi ile harmanlayarak anlatıyor.. Devletin her kademesine sizmis ülkücü yapıyı söz konusu devlet işine geldiğinde komunistlere işine geldiginde Ermenilere işine geldiginde ise pkk ya karşı kullanmıştır..buraya kadar belki hersey normaldir asıl anormal olanı ise devletin bu gorevlendirdigi adamları daha sonra oldurtmeye çalışmasıdır.. Devletin içindeki devlet kavramina bir nebze de olsa ışık tutan kitap 687 sayfalik kalın bir kitap olmasına karşın okuru sürekli merak içinde bıraktığı için 3 yada 4 günde bitiyor..bir #ahmetumit hayranı olarak tavsiye ederim..keyifli okumalar..
