" Ey Melik! Biz, cahiliye içinde yüzen bir millettik. Putlara tapar, ölü hayvanları(leşleri) yer, fuhuş yapar, yol keser, komşuya kötülük eder, kuvvetlimiz zayıf olanımızı ezer idik; tâ ki Allah bize içimizden, soyunu bildiğimiz, doğruluğuna, güvenilir ve iffetli bir kimse olduğuna inandığımız birisini Peygamber olarak gönderdi de, o bizi Allah'ın birliğine ve ona kulluk etmeye davet ederek, O'nun dışında bizim ve atalarımızın tapmakta olduğumuz put heykellerine, taşlara, ağaçlara kulluk yapmamamızı, doğru sözlü olmamızı, emanete riayet etmemizi, akrabaları ziyareti, komşulara güzel davranmamızı, haramdan ve kan dökmekten uzak durmamızı, fuhuştan, yalandan, yetim malı yemekten; namuslu kadınları kötülemekten kaçınmamızı, sadece ve sadece Allah'a kulluk etmemizi, O'na hiçbir şeyi ve hiçbir kimseyi ortak koşmamamızı emretti."
[ Necaşi'nin Huzurunda Cafer b. Ebi Talib]