Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Kültürleri, çocuk yetiştirme tarzları bizimkiyle neredeyse aynı..
Öyle büyük bir fedakârlık ruhuyla kendini eşinin bakımına, çocuklarının büyütülmesine vermişti ki, insan bazen onun varlığını unutabilirdi. İki büyük kızı çok geç evlenmişti. İkiz oğlanların ardından bir kızları daha olmuş, neyin nesi olduğu bilinmez ateşli bir hastalıktan ölmüştü. Oğlanlar erkek adam olacak şekilde büyütülmüşlerdi. Kızlarsa evlenmek üzere yetiştirilmişlerdi. Gergef işlemeyi, makineyle dikiş dikmeyi, kukalı dantel örmeyi, çamaşır yıkayıp ütü ütülemeyi, yapma çiçekler, kendi uydurdukları tatlılar yapmayı, aşk pusulaları yazmayı bilirlerdi. Ölüme saygıyla yaklaşma kültürünü bir yana bırakmış zamane kızlarından farklı olarak, onların dördü de eskiden âdet olduğu gibi hastaların başında bekleme, ölüm döşeğinde olanlara güç verme,ölüleri kefenleme sanatında birer ustaydılar. Annemin onlarda kınadığı tek şey, yatmadan önce saçlarını tarama âdetleriydi. "Kızlar," derdi onlara, "geceleyin saçlarınızı taramayın, yoksa denize açılanlar geri dönmekte gecikirler."