Cehennem Yakıtı İnsan ve Taş Olan Azap Yeri
Topluma faydalı olmaya çalışmayan, altın ve gümüş gibi mallarını biriktiren ve yardımlaşmaya yanaşmayan kimselerin kendilerine sakladıkları malları da cehennem ateşinde kızdırılır. Daha sonra onlara, “İşte bu, kendiniz için biriktirip sakladığınız şeylerdir. Haydi, tadın bakalım, biriktirip sakladıklarınızı!” denilerek kızdırılan mallarıyla bu
Sayfa 657Kitabı okudu
Cehenneme Giden Yollar Süfliyat ve Behimi Arzular
Kişiyi cehenneme götüren bir başka sebep ise münafıklıktır. Münafık, iman etmiş görünse de aslında içinden dini yalanlayan ikiyüzlü kimsedir. Allah, münafıkları ve kâfirleri cehennemde bir araya getirecek (17) ve münafıkları cehennemin en alt katında cezalandıracaktır.(18) Onlar ebediyen orada kalacaklardır.(19) Münafıklarla müminler arasında
Sayfa 640Kitabı okudu
Reklam
Kur'ân-ı Kerîm bizlere şeytanın insanların düşmani olduğunu belirtmekle yetinmeyip onun hangi zararlı fiil ve davranışları telkin ettiğini de yer yer dile getirir. Böylece insanlar, hangi telkinlerin şeytana ait olduğnu bilmekte ve onun tuzaklarına düşmekten kolayca kurtulmaktadırlar. Bu vesvese ve telkinlerin bir kısmını şu şekilde sıralamak mümkündür: Yüce Allah insanları şeytanın düşmanlığına, hile ve aldatmacalarına karşı uyarmıştır: 1. Allah'ı unutturmak,145 2. İnsanlara Allah hakkında bilmedikleri şeyleri söylemeyi emretmek. 146 3. Kötülüğü ve hayâsızlığı emretmek. 147 4. İnsanların kalplerine mallarını Allah yolunda harcadıkları takdirde fakirleşecekleri korkusunu salmak. 143 5. Malların israf yoluyla saçıp savrulmasını telkin etmek. 149 6. İçki içmek, kumar oynamak, putlara tapmak veya onlar adına kurban kesmek, fal okları ve benzeri şeylerle falcilik yapmak gibi işleri emretmek. 150 7. İnsanların arasına kin ve düşmanlık bırakarak aralarını bozmak, birbirleriyle kavga etmeye, hatta bu hususta aşırı gidip cinayet işlemeye sebep olmak. 151 8. İnsanları Allah'ı anmaktan ve namaz kılmaktan alıkoymak. 152 9. İnsanların yaptıkları kötü işleri ve çirkin davranışları onlara güzel gösterip süslemek. 153 145 Bakara 2/168; En'âm 6/142; A'râf 7/22, 200-201; Yusuf 12/5; Nahl 16/98; İsrâ 17/53; Mü'minûn 23/97-98; Fâtır 35/6; Fussilet 41/36: Zuhruf 43/62-63.
Müşrikler, Kur"an okunduğunu duyduklarında, hem Kur"an"a, hem onu indirene hem de onu getiren Allah Resûlü"ne ağır küfürler savuruyorlardı. Bu sebeple müminlerden, Mekke"de Kur"an okuyacakları zaman gizli ile aşikâr arası bir okuyuş tarzını seçmeleri istenmişti. (23) Müşrikler, dinî konularda tartışmalar çıkarmak
Kur'ân, cihâd yolunda kişilik zaaflarına dikkat çekiyor ve bunların aslında inanç zaafından kaynaklandığını vurguluyor. Ölüm korkusu varsa yüreğinizde Kur'ân, "Dirilten de öldüren de Allah'tır" (3/156) diye uyarıyor."Allah'ın izni olmadan hiçbir nefsin ölmesi mümkün değildir." (3 /145) diye uyarıyor. "Her nefsin ölümü tadacağını (3 /185) vurguluyor. Onu okuyalım: "Nerede olursanız olun ölüm sizi yakalar. Sağlam yapılmış kalelerde olsanız bile... "(4/73) Ve onu okuyalım: " Evlerinizde bile olsanız, kendilerine öldürülmek takdir edilenler, düşüp ölecekleri yere varırlar. (3/154) Kur'an "can derdine" düşmeyi nifak ehlinin özelliği olarak tanımlıyor. "Bizim gibi savaşa gitmeselerdi öldürülmezlerdi" diyenleri, savaşa gidip de canlarına bir şey olmadığı için sevinç duyanları, nifak çemberinin içinde görüyor. Kur'ân Kuran'ın cihâd âyetlerinin önemli bir kısmı, "ölüm ve âhiret terbiyesi" veriyor insana ...Çünkü Cihâd öncelikle bir can imtihanı...Kur'an'ı okuyunca ölümün nasıl olsa geleceğini, insana düşenin onu güzelleştirmek olduğunu, canı Allah'a adamanın ise en güzel olum olduğunu anlıyoruz. "Biz Allah' içiniz ve mutlaka O na döneceğiz (2/156) düsturu, Kur'ân'ın mü'minin kalbine yerleştirdiği bir Cihâd yansımasıdır.
Kur'an İlimlerinin Temelini Kim Attı ? 5.
Özet Şeklinde Bir Alıntıdır. Tefsir İlmi: İmam Ali tefsir ilminin de temelini atmıştır. Yetiştirdiği öğrencileri ile de bunun yolunu insanlara öğretmiştir. 1- Abdullah b. Abbas 2- Said b. Cubeyr 3- Cabir b. Yezid-i Cu'fi 4- Ebu Hamza Sumali 5- Eban b. Teğlib 6- Ebu Basir Yahya b. Kasım el-Esedi 7- Hüseyin b. Said 8- Ali b. Esbat 9- Ali b. Mehziyar 10- Fazl b. Şazan Sealebi ve kurtubi kendi tefsirlerinde İbn Atiyye'den şöyle rivayet ederler: "Müfessirlerin başı ve onlar arasında onaylanan kimse Ali b. Ebu Talib'tir. Ondan sonra kendini bu ilme adayıp zirveye ulaştıran, Abullah b. Abbas yer almaktadır. Mücahid ve Said b. Cubeyr gibi alimler de onu takip etmişlerdir." ( Kurtubi tefsiri c.1 s.34-35 : Sealebi tefsiri c.1 s.140-145 ) İbn Abbas Şöyle der: "Ali Resulullah'ın kendisine öğrettiği ilme ulaşmıştır. Allah Resulü'ne de onu Allah öğretmiştir. O halde, Resul-i Ekrem'in ilmi Allah'ın ilminden, Ali'nin ilmi Resulullah'ın ilminden ve benim de ilmim Ali'nin ilminden alınmıştır. Benim ve Muhammed'in ashabının ilmi Ali'nin ilmine oranla yedi deniz karşısında bir damla gibidir." ( Sa'du's-Suud s.285 : Biharu'l-Envar c.105 s.89 )
Sayfa 33 - Kevser Yayınları
Reklam
Peygamberlerin İsmet Sıfatı
Kelam alimleri nübüvvet hususunda sarf-ı kelam ettikleri ilk günlerden beri işaretlenen tenakuza düşmemek için nübüvvet makamının vasıflarından 'ismet' sıfatını akli ve nakli olarak izahlandırmaktadırlar.Bu hususta geniş bir literatürün mevcudiyetinden söz etmek mümkündür. Mutezili Ebu Zeyd el-Belhi'nin (ö. 322/934) Kitabü İsmeti'l-Enbiya, Şii
28 öğeden 21 ile 28 arasındakiler gösteriliyor.