Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Önce tarihsel bakıp sonra evrensel olanı anlamak lazım bu sebeple bence
Yazılı ya da sözlü her söylemin bir muhatabı vardır ve bu nedenle söylenen şey'i anlamlı kılan, söylenen şey'in kendisine anlamlı gelebileceği (ve zorunlu olarak, söylenen şey'in anlamını kazanacağı) yer'de duran kişidir. Söylenen şey, bir zaman diliminde söylendiğinde, evvelemirde bir ilk muhataba söylenir. İlk muhatab bir bakıma söylenen şey'in söylenme sebebi de olduğundan, söylenen şey, herkesten önce ona (onun için) anlamlıdır. Dolayısıyla bir Kur'an ayetinin (doğru) anlamı, onun ilk muhatabı için varid olan anlamıdır. Diğerleri sadece söylenen şey'in dolaylı muhatabları olmak mevkiindedirler ve anlam —sanılanın aksine— zaman geçtikçe güçlenen, belirginleşen değil, zayıflayan, hatta kaybolan bir şeydir; zira burada kaybolan, ibarenin kendisi ve “kendisinde mündemiç anlam” değil, ibarenin muhatabı, dolayısıyla bağlamıdır.