Bosna Hersek'te 1992-1995 yılında acımasız, haksız, ölçüsüz bir savaş yaşandı. Savaş boyunca Batı ve dünya soykırımlara kör, katliamlara sessiz kalmayı tercih etti.
Sayfa 5
İsteseler de bana kötülüğü öğretemezlerdi, çünkü İslam’dı referansımız.
İnişi de yokuşu da, acıyı da huzuru da yaşatan Allah'a şükürler olsun. Hamdolsun ki, O benim tek sığınağım, tek kurtarıcımdır.
İnsanoğlu bazen karşılaştığı böylesi durumları nasıl sadece bir ‘tesadüf’ diye açıklar anlamıyorum. Oysa tesadüf yoktur, kader vardır.
Eski korkularımı sevgiyle değiştirdim.
Multecilik bir tercih degil kaderdir...
Sayfa 7
Sen de askersin ama senin silahların kitaplarındır.
Sayfa 8
İnişi de, yokuşu da, acıyı da, huzuru da yaşatan Allah'a şükürler olsun... Hamdolsun ki o benim tek sığınağım tek kurtaricimdir...
Sayfa 7
"Mültecilik tercih değil kaderdir, zor bir yolculuktur."
Sayfa 7 - PınarKitabı okudu
Mültecilik tercih değil zorunluluktur. Hiç kimse kendi evini, yatağını, sokağını, hayatını bırakmak istemez. Hiçbir çocuk kendi oyuncaklarını, kendi elbiselerini bırakıp onları başka birinin eski oyuncağıyla veya yırtık elbisesiyle değiştirmek istemez. Savaş çocuğu olmak ayrı bir hikâyedir, mülteci çocuğu olmak ise apayrı bir hikâye.
Sayfa 70Kitabı okudu
Başını yerden kaldırıp göğe doğru bakarsan, yerdeki çöpü değil çok güzel minareyi göreceksin.
Türkiye’de mülteci olarak geçirdiğim o iki yıl olmasaydı, Bosna’da tekrar hayata bağlanmak çok daha zor olurdu. Türkiye bana her insan gibi yaşamaya hakkım olduğunu gösterdi. Ve bu hakkımı Bosna’da da kullanabileceğimi öğrenmiştim artık.
"Ama bombasız, korkusuz, saklanmadan, çocukların sadece oyun oynadıkları bir hayatın da olduğunu anladığımda sorgulamaya başlamıştım.
Bir tarafta insanlar ölürken diğer tarafta insanlar nasıl normal hayatlarına devam ediyorlar, diye soruyordum kendi kendime. Yoksa diğer insanlar bizim orada öldüğümüzü bilmiyorlar mıydı?"
Sayfa 55 - PınarKitabı okudu