Sırça Köşk, bir dönemin yasaklı kitaplarından. Okumadan önce neden yasaklı olduğunu tahmin etsek de okuduktan sonra gerçekler neden yasaklanır ki diye düşündürüyor.
Bu kadar mı sevmiyoruz gerçeğin anlatılmasını?
Bu kadar rahatsız eden ne?
Gerçekle yüzleşememek niye?
İfade etmeyince, anlatmayınca geçip gidecek mi öylece?
Sabahattin Ali,
"Şöyle bir düşünürsek, kötülük, zulüm, yoksulluk, haksızlık, insanın insanı köle gibi kullanması sürüp gittiğine göre, biz hep yenilmişiz. Kıyamet gününe kadar da yenilecek miyiz, ben, şimdilik onun orasını bilemem, belki bir gün gelir...
...
"Belki bir gün gelir, bir kere de biz onları yeneriz, yeneriz, yeneriz... İşte o zaman ne yoksul, ne hasta, ne zulmeden, ne zulüm gören...
...
Öyle bir günü insanoğlu mutlaka görecek... Çünkü insanoğlu öyle bir gün için, insan insan olduğundan beri savaşıyor. İnsanoğlu dediğini yapacak, kurtla kuzu yayılacak."
Ferhat Hoca
Sebahattin Ali’nin vefatından önce yazmış olduğu son kitabı, Sırça Köşk. Onüç öykü ve dört masaldan oluşan bu kitap oldukça kısa fakat nitelikli hikayeleri bir araya getirmiş.
Toplumcu gerçekçi sanat anlayışını benimseyen Sebahattin Ali, yoksul olmak, yoklukta olmak, sahipsiz bırakılmak insanın başına neler getirir;
bunu, bu kitapta toplumun
Bana bir masal anlat Baba
İçinde bütün oyunlarım
Kurtla kuzu olsun şekerle bal
Baba bir masal anlat bana
İçinde denizle balıklar
Yağmurla kar olsun güneşle ay...