Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
" Berbat bir ruh hilanin farkında olmak , aynı zamanda ondan kurtulmayı istemek anlamına gelir. "
Alan W.Watts bir yerde şöyle yazar: "Alışılmış şeylerden kurtulmayı istemek onları aşağılamak değil, onlarca aldatılmaya boyun eğmemektir." Bu sözü sürekli tekrarlamak gerekir.
Reklam
Hallac-ı Mansur
Kendim için senin aşkından kurtulmayı istemek geliyor içimden, Ama o zaman hem işitmekten hem görmekten kurtulmam da gerekecek.
Sayfa 579Kitabı okudu
Hislerin farkında olmakla, onları değiştirmek için harekete geçmek arasında mantıksal bir fark olsa da, Mayer uygulamada bu ikisinin el ele gittiğini görmüştür: Berbat bir ruh halinin farkında olmak, aynı zamanda ondan kurtulmayı istemek anlamına gelir.
Uçan halınız varsa başka tabi...
Ve nitekim öyledir; uyuyarak bir şeyden kurtulmayı istemek, uyuyarak bir şeye kavuşmayı istemek kadar nafiledir.
Canınızı sıkan bir düşünceden kurtulmak istemek gayet normal. Hatta tüm yaşamınız boyunca yapmaya çalıştığınız şeyin bu olduğu düşünüldüğünde, bu beklenen bir durum. Ancak bir şeyden kurtulmayı istemekle, bu şeyle aktif olarak mücadele içinde olmak oldukça farklı şeyler. Farz edelim, artık istemediğiniz eski bir arabanız var ve en az bir ay boyunca arabanızı satma şansınız olmayacak. Hem arabadan kurtulmak isteyip hem de hala arabanın sizde olduğunu kabul etmek mümkün. Sırf hala bu eski araba sizde diye, arabanın camını çerçevesini indirmeniz, kendinizi mutsuz etmeniz veya her gece içip sarhoş olmanız gerekmiyor.
Reklam
istekten kurtulmayı istemek de bir istek'tir. İstekten, tutkudan kurtulup isteksizliğe varmak için tutku'dan kurtulmayı istemek gerekiyor.
Sayfa 54 - DarbelerKitabı okudu
Ama hoşlanmadığınız her müesseseden kurtulmayı istemek de saçmalığın daniskasıydı. Suçun cezalandırılması gerekirdi özgürlüğün değil.
Üçüncü haftanın sonunda, öğle saati zengin baba çalıştığımız yere çıkageldi. Mağazaya girince Bayan Martinde kucaklaştı. İşlerin nasıl gittiği hakkında bilgi aldıktan sonra dondurma dolabına yönelip içinden iki çubuk dondurma çıkardı, parasını ödedi, Mike’la bana işaret etti. Hadi gelin çocuklar, şöyle bir dolaşalım. Elindeki dondurma çubuklarını
"Bir yandan geleneksel yapıyı sürdürmeye çalışırken, diğer yandan kentin içine nüfuz etmeye çalışarak dışlanmışlık duygusundan kurtulmayı istemek, geçiş toplumunun yaşadığı çelişkilerin temelini oluşturmaktadır."
Sayfa 26
Reklam
Berbat bir ruh halinin farkında olmak, aynı zamanda andan kurtulmayı istemek anlamına gelir.
Aşk hem istemek hem istememek... Aşkından yanıp kül olacağını bile bile istemek. Ve yanmaktan kurtulmayı dilercesine istememek...
İnsan zaman zaman aklının almadığı işlere kalkışır. Zaten aklınızın aldığı işler pek de yaşanılabilir kılmaz bu hayatı. Aklı başında olmak kötüdür diyemem ama deliliğin verdiği heyecanı da görmezden gelemem. Kendinizi anlayamadığınız zamanlar olur, öyle ki, "Bu ben değilim!" bile diyebilirsiniz. Hatta gün gelir o zamanları özleyebilirsiniz. Söz sahibinin aklınız değil de kalbiniz olduğu o anları... Bu başka bir şey işte adını koyamadığımız, sonuna varamadığımız ve kaçıp kurtulamadığımız bir şey. Bir ad aramak, bir son beklemek ya da kaçıp kurtulmayı istemek doğru mu bilmiyorum. Sadece şunu biliyorum. Umulmadık bir anda âşık olabilirsiniz, kalbi hafife almayın. Ve bir an aşktan kaçtığınızda sanabilirsiniz ama şunu da unutmayın: "Aklın gidiş biletini aldığı yerde kalp çoktan dönüş biletini ayırmıştır." İyi yolculuklar...
Destek Yayınları
“İnsanın kendini konumladığı yer sebebiyle Mina. Malum, insan kendini kurban olarak konumlar. Yaşamının sorumluluğunu almadan, ‘Onun yüzünden, bunun yüzünden’lerle kendine acıyarak yaşar. Kendini bir zavallı, birtakım kişi ve durumların acınacak sonucu olarak görmeye alışmıştır. Şimdi söyle bana, böyle birini kim sever ki? Acınacak halde olan ve öyle kalacağına da inanılan birini kim sever ki? Acımak başka şeydir, sevgi başka şey. Böyle birine ancak acınır ve acımak, içeriği son derece yanlış anlaşılmış düşük bir duygudur. İçinde sevgiden eser yoktur. Aksine içeriğinde kendine yabancılaştırmak, aşağı görmek ve hatta uyandırdığı suçluluk duygusu sebebi ile o açmandan kurtulmayı istemek vardır. İşte insan da kendine acıdıkça her gün baş başa olduğu bu kişiye yani kendine yabancılaşarak, suçluluğunu besleyen varlığından sadece kurtulmak istemekte ve ısrarla, bilinçsizce kendini sabote etmektedir. Kendilik nefretinin kaynağı, en büyük belamız olan kendini kurban görme hastalığıdır.”
159 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.