Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
128 syf.
10/10 puan verdi
·
23 saatte okudu
Freudyen Bakış ve Beş Sevim Apartmanı
Edebiyatımızın en başarılı kitaplarından biri, gerek ana karakterin seçimi gerek kurgunun iki yönlü ele alınıp anlatılanların hem bilimsel hem hayalî taraflarının bir arada verilmesi yazarın adeta "Ben hepsini sizin için yazıyorum, hangisine inanacağınızı seçmek size kalmış." demesi gibi olmuş. Bu kitabı okumadan önce Edebiyat Prof. Nevzat Kaya'nın bir incelemesini dinlemiş ve kitapla ilgili farklı birçok nokta hakkında bilgiler edinmiştim. Söz konusu kitabı bu incelemenin ardından okumak çok yerinde oldu, yazarın neyi amaçladığını, eserin altında yatan deyim yerindeyse Freudyen bakış açısını daha iyi görebildim. Tamamen kişisel haz açısından Psikanalitik temellerle süslenmiş kurgu ve karakterleri çok sevdiğim için bu kitabı da çok sevdim, benim gibi bu konulara ilgisi olan ve az çok bilgisi olan kişiler bu eseri sevecektir. Eseri okumadan önce mutlaka hakkında araştırma yapıp iyi hocalardan bu eseri dinlemenizi tavsiye ederim o zaman kitabın derin yapısındaki anlatımı daha iyi anlayabilirsiniz.
Beş Sevim Apartmanı
Beş Sevim ApartmanıMine Söğüt · Yapı Kredi Yayınları · 20196,6bin okunma
558 syf.
·
Puan vermedi
·
18 günde okudu
Birçok okuyucu gibi ben de dizisini işledikten sonra merak edip okumaya başladım. Kitabı beğendim zaten post apokaliptik kitaplar ve filmler her zaman ilgimi çeker. Yalnız kitap biraz uzatılmak için uzatılmış zaman zaman çok durağanlaştı ve sıkıcı hale geldi sonra bir anda ilgi çekici bir olay başladı o şekilde devam edebildim bana kalırsa çok rahat 300-350 sayfada anlatılabilecek bir hikayeydi devamını da okuyacağım.
Silo
SiloHugh Howey · İthaki Yayınları · 2020453 okunma
Reklam
68 syf.
10/10 puan verdi
“Delilik yer çekimi gibidir; sadece hafifçe itmek yeterli.”
Okuduğum ilk Çehov öyküsüydü. Bir kitap ne kadar çok yüzleştirebilir hayatla insanı dedirten, insanı farkında olmadan değiştiren eserlerden. Büyük zevklerin, sorunların ve farklılıkların olmadığı küçük bir kasabanın monotonluğuna boyun eğen bir doktor, yavaş yavaş hastanedeki işinden çekilir, kendini ofisine kilitler ve felsefe okurken odasında
Altıncı Koğuş
Altıncı KoğuşAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202269,3bin okunma
336 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Kitabın "hiç bir şey göründüğü gibi değildir" olan anafikrinin veriliş biçimini beğendim. Karakterler iki boyutlu değildi. Her davranışın psikolojik açıdan da açıklanıyor olması, iyinin çok iyi, kötünün çok kötü olmadığı, her durumun bir açıklaması bulunduğu bir kurgu ile yazılmış kitap merakı da canlı tutuyor. Aynı anıları yaşayan kişilerin hafızasında olayların nasıl farklı yer ettiğine tanık olmak güzel, betimlemeler de kuvvetliydi. Ancak kimi yerlerde anlatımın vasat seviyede devam ettiği ve son 30-40 sayfası ile de oldukça zorlama hissi verdiğini düşünmeden edemiyorum. Okurken altını çizeceginiz bölümler olmasına rağmen, bağlandığı konu hakkında son zamanlarda çokça kitap yazılmış olması artık rahatsız ediyor. Son olarak başlarken Eyüp’ün hikayesini okuyacağım sanmıştım halbuki Eyüp’ten başka herkesin hikayesini okudum. Hayat da böyle zaten. kendi hayatımızı yaşadığımızı sanıyoruz ama kendimizden başka herkesin hayatının içinde kendimizi kaybediyoruz.
Rüyalar Anlatılmaz
Rüyalar AnlatılmazNermin Yıldırım · Hep Kitap · 20172,227 okunma
528 syf.
7/10 puan verdi
Toplum ve Birey
"Sarmal" değerli yazar Orhan Duru'nun öykülerinin bir araya getirildiği derlemenin ilk cildi. Duru'nun öyküleri, modern yaşamın insanları bir "sarmal"a hapsederken, bu durumun insanın kendi seçimleriyle şekillendiği ve ironik bir yönü olduğuna dikkat çekiyor. İnsanların, toplumu nasıl etkilediğini tam olarak
Sarmal
SarmalOrhan Duru · Yapı Kredi Yayınları · 201118 okunma
184 syf.
5/10 puan verdi
·
26 saatte okudu
Güzel düşünülmüş bir kurgunun böyle yavan bir şekilde işlenmesine gerçekten üzüldüm. 50 sene önce yazılmış bu haliyle iyi bir senaryo olabilir ama edebi olarak gerçekten zayıftı. Romandaki anlatılmaya değer o bilinmezliklerin üstünkörü bir şekilde sunulması bir yerden sonra rahatsız etmeye başladı. Olayın sürekli dallanıp budaklanması ama bunların neticelerini görememiz büyük bir eksiydi. Olayların sadece ana karakter olan Kit üstünden gitmesi zaten bir hataydı bence. Kendisiyle neredeyse aynı üç eşsiz karakter daha varken sadece Kit’i tanımamız ve onun yorumlarıyla ilerlememiz romanı dar bir alana hapsetmişti bana göre. Oysa yazar diğer üç karakterin de geçmişlerini ve şimdi yaşadıklarını aktarsaydı kurgu kesinlikle daha çok zenginleşirdi. Ama bunun yerine o karakterlerin geçmişine dair birkaç satır dışında bir şey göremedik. Gerilim yönünden ise güzel bir kitaptı. Yavaş yavaş ortaya çıkan o karanlığı ve onunla gelen çaresizliği okumak heyecan vericiydi. Ama gene bunun yanında karakterlerin zekice hareket edememeleri de bir yerden sonra o heyecana zarar veriyordu. Kitabın sonunun da adeta oldu bittiye getirilmesi beni hayal kırıklığına uğrattı. O zayıf sonun üstüne küçük bir bölüm daha yazılmalıydı muhakkak. Kitabı okuyacaklara tavsiyem fazla beklentiye girmemeleri. Oku ve unut türünde bir kitap. Kafa dağıtmak için ideal, beklentilerle okumak içinse yanlış bir tercih.
Gece Yarısı Bir Çığlık Duydum
Gece Yarısı Bir Çığlık DuydumLois Duncan · Epsilon Yayınevi · 201877 okunma
Reklam
216 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Azil
Hakan Günday, Azil kitabında muhteşem bir kurgu ortaya çıkarmış. Azil'in delilik ile dehalık arasında ki geçişlerini çok güzel aktarabiliyor okuyucuya. Her kitleden okuyucuya hitap edebilecek bir eser olmakla birlikte, okuyucuyu kabul edilmiş doğruları sorgulamaya davet ediyor. Azil sadece kendiyle savaşan bir karakter. Fakat ortaya sunduğu çalışmalar toplumun Azil ile savaşmasına neden oluyor. Bazen kendine yeniliyor, bazen de kazanıyor. Tabi birçok Hakan Günday eserlerinde olduğu gibi o da sonunda kendini yok ediyor. Bir piç olarak insanın kötü olduğuna inancımı Azil de doğruluyor ve ancak insan kendisinin kötü olduğunu kabul ettiğinde iyileşeceğini, günahlarını samimiyetle kabullenip, ham maddesi toprağın biraz suyla karışıp çamura, balçığa dönüştüğünü görmesiyle ancak mutlu olabileceğini anlamalı. Azil vaktinden sonra gelen bir peygamber.
Hakan Günday
Hakan Günday
Azil
Azil
M. İlhan Ada
M. İlhan Ada
Azil
AzilHakan Günday · Doğan Kitap · 20249bin okunma
392 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Yalnizca duygularin iyi bir sekilde analiz edildigi fakat kurgusunun pek de cazip olmadigi "kaybolan" kitabi ile yazar ,gecmisinin karanliginda kaybolanlarin karanligini ,gereksiz soz yiginlarinin arasinda anlatirken okuyucuyu da kaybediyor maalesef. Tema iyi ama kurgu pek iyi islenmemis . Karakterlerin gecmisinde yolculuk yaparken bir anda yoldan gecen alakasiz birinin de gecmisine uzanmak gibi okurun zihin tasavvurunu yoran ayrintilarla bitemeyen kitap bitince nihayet bitti diyorsunuz. Yani yeni okumaya baslayanlar icin tavsiye edebilecegim bir kitap hepsi bu. Herkese iyi okumalar.
Kaybolan
KaybolanTarık Tufan · Doğan Kitap Yayınları · 20203,106 okunma
244 syf.
·
Puan vermedi
Rönesans'ın Fransa'daki en önemli temsilcilerinden Rabelais, beş kitaplık külliyatında yazım sırasında birinci, hikaye kronolojisinde ikinci olan bu eser Gargantua'nın oğlu Pantagruel'i anlatır. Fikrimce, Gargantua çok daha keyifliydi. Temel olarak dönemi, skolastik eğitimi, din adamlarını ve kiliseyi, kralı/siyaseti eleştiren Rabelais bu eserinde dönem içinde Fransa'da Fransızca dışında konuşulan onlarda diyalekt ve lehçeye ve artık geride kalması gerektiğine inandığı Latinceye yöneltir eleştirilerini. Rabelais'nin kadın düşmanlığı (mizojini) beni rahatsız etse de 16. Yüzyıl için çok önemli ilerici bir eserdir. La Sorbonne yani o dönemin sansür mekanizmasının nefret ettiği Rabelais'nin yazıları, yazarın başını çok ağrıtmış olsa da hayatı boyunca geri çekilmemiş ve hep yazmaya devam etmiş. İnanılmaz abartılar, fantastik hikayeler, destansı kurgu ve Fransa'nın ilk romanı olma özelliğiyle ilginç bir eserdir fakat modern anlamda roman kategorisine alınırsa eleştirilecek çok yönü vardır elbette.
Pantagruel
PantagruelFrançois Rabelais · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2018272 okunma
384 syf.
5/10 puan verdi
·
10 saatte okudu
3/5
O kadar çok gömüldü ki gerçekten vasat bir kurgu bekliyordum ama beklediğimin bir tık üstündeydi. Kitap sürekli bir olay üzerinde dönüyor ve başından sonuna kadar aynı olaylar tekrar ediyor. Kitabın en sıkıcı kısmı buydu bence ama benim gibi bir günde bitirirseniz çok takılacağınız bir şey olacağını düşünmüyorum.. Prem'in aşka inanmayışından itibarenki gelişimi, Kareanın nefretten aşka dönüşen duygularını okumak eğlenceliydi. Kareanın teyzeleri özellikle . Kitapta çok fazla nefret ettiğim karakter vardı bu yüzden romcom olarak istediğim verimi de alamadım... Onun dışında önerir misin diye sorarsanız bu kitap yerine okuyabileceğiniz çok daha güzel kurgular var..
Aşkla Randevu
Aşkla RandevuNisha Sharma · Nemesis Kitap · 2022334 okunma
Reklam
112 syf.
·
Puan vermedi
Optimizmin eleştirisi olarak okunduğunda komik gelen bir eser. Hayatının büyük bölümünü le bonheur mutluluk arayışıyla geçiren Voltaire, olası dünyaların en iyisinin sadece efsanelerde olabileceğini, hayatın acılarla geçtiğini ve tüm bunlar karşısında "cultivons notre jardin" bahçemizi yetiştirelim sözüyle çok da aramamız gerekmeyen kendi işimizle ilgilenmemizin doğru olacağı bir komik-kurgu romandır. Döneminin en büyük düşünürlerinden ve yazarlardan biri olan Voltaire, ironik bir şekilde mutluluktan ölmüştür sahnede kendi büstünü/heykelini gördüğünde.
Candide
CandideVoltaire · Oda Yayınları · 20175bin okunma
544 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Ben bunu tek kitap zannederek okudum meğerse seriymiş, devam kitapları çıkmamış kaldım öyle. Güzeldi, akıcıydı. Yazarın okuduğum ilk kitabıydı. Daha iyilerini okumuştum. Kitabın erkek ve kadın karakteri bipolardı. Birbirlerinden nefret ederlerken birden aşklarından ölür oldular. Bir kızıp bir seviyorlar böyle derinliği olmayan aşkları ya da sevgi gösterilerini sevmiyorum. Yine de Aryen güzel bir karakterdi. Ama Rena olmamıştı, kendi kendine havalara girip, sinirlendi falan. Sonlara doğru düzene oturdu karakterler. Evren, kurgu, olay akışı gerçekten güzeldi yazarın emeğine sağlık. Düşünülmüş bir fantastik örgü yaratmış bence. Türk yazarların bu girişimlerini destekliyorum. Yinede devam kitabı çok geç çıkarsa seriyi devam ettirmeyebilirim.
Yozlaşmış Harabeler
Yozlaşmış HarabelerEmre Gül · Ren Kitap · 2023231 okunma
442 syf.
·
Puan vermedi
Bir zaman yolculuğuna ne dersiniz??
Merhabalar kitapsevenherkes ailesi size ismi ile müseamma bir öneri ile geldim. sevgili Umut Ekici'nin kaleminden Zamansız Hani zamanda yolculuk yaptığınız diziler vardır ya şimdi dizi film tadında bir hikâye ile geliyor gözünüzü bir kapatıyorsunuz sonra ne mi olmuş yıllar yıllar öncesinde 1950'lerde uyanıyorsunuz. Başka bir çağdan
Zamansız
ZamansızUmut Dikici · İkinci Adam Yayınları · 202330 okunma
200 syf.
9/10 puan verdi
·
18 günde okudu
Sözlü şiddetten yasalarla korunduğunuz bir uygarlık, bu uygarlığı düşleyen bir yazar, roman içinde içinde roman. Duygu Uygarlığı çok severek okuduğum bir roman oldu. Tarihteki ve günümüzdeki pek çok önemli isimle buluştuğum; yapay zeka, ruhani varlıklar gibi şaşırtıcı, değişik varlıklarla tanıştığım bir yolculuktu. Bu yolculuk sırasında aşk, başarı, ahlak, sözlü /psikolojik şiddet, lanetli düşünce gibi hayatımızda çok önemli olan kavramlar hakkında beyin fırtınası yaptım. Beyin fırtınası diyorum çünkü gerçekten uç noktalar arasında gidip geldiğim çok an oldu. Her karaktere hak verdiğim, hangisi daha haklı karar veremediğim pek çok satır vardı. Hem keyifle okunan hem de bol bol sorgulatan çok sevdiğim bir kitap oldu. Kurgu dışı pek çok kitabı olan yazarın ilk roman denemesini çok başarılı buldum.
Duygu Uygarlığı
Duygu UygarlığıGülüş Türkmen · Ayrıkotu Yayınları · 20248 okunma
162 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
"And yet… AM has won, simply… he has taken his revenge… I have no mouth. And I must scream." Even though this book probably includes more stories, I only read the I Have No Mouth story from a pdf and this is the only book that comes up when I search the story, so I will be only writing about this story and not the actual book. I Have No Mouth & I Must Scream is probably hands down the best sci-fi short story I've ever read along with "Answer" by Fredric Brown. It is very graphic, violent, raw and disgusting. Even though it makes me question the sanity of the writer as I read the graphic depictions of AM's torture of humans - or what's left of them - I cannot help but be amazed at how great the story is at making me feel such an inexplicable horror beyond imagination. It is very hard to make someone feel such an existential horror, especially through the medium of writing. And yet this story thoroughly encapsulates the feeling of utter despair in a time and world unimaginable to us for creatures that no longer can be called human. And despite all it has done, probably for the way he "feels" an immense hatred, the machine AM is merely a shadow of the worst parts of humanity despite surpassing its creators in the ways it can create wonders. The machine is more man than any of the humans left in the story for the way it seeks a meaningless revenge and plays with humans the way humans play with ants. Sadistic at best like a child-god.
I Have No Mouth & I Must Scream
I Have No Mouth & I Must ScreamHarlan Ellison · Open Road Media · 201420 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.