"Beni kendime ördüğüm kozanın dışına çıkarmaya çalışıyordun, farkındaydım. Senin çabanın işe yaradığı kuşkusuz da benimkinden o kadar emin değilim. Belki bazı kişilikler, kozadan çıkmak istemiyorlardır; o, ölüm kozası bile olsa. Kimin hakkı vardı kişiyi kozasından çıkartmaya?"
-Yine unutacaksın kuşkusuz ,belki bir kez daha soracaksın .
-Desene yaşam tekrarlardan oluşuyor...
- Tekrarlardan değil, dedi ; tekrarların tekrarından.
Belki haklı, belki zeka bir düşüştür. Her şeyi anlayan kimsenin delirebileceği doğrudur. Keşke hiç düşünmeye başlamasaydım! Boş ver! Şimdi çok geç, gitmekte olan trenden artık atlayamam. Sonuna dek gitmek, biraz daha dayanmak gerekir. Büyük balığı yakalamak üzere olduğumu duyumsuyorum. Beeen, bunu on yıl önce söylemiştim. Adam sen de! Hiç değilse vicdanımı hiçbir zaman satmadım. Kendimle barışığım ve bunun bedeli yoktur. Başkaları ödül kazanmak için kaygan direğe tırmanadursunlar, ben sadece ölü fareler bulma pahasına da olsa ayak değmemiş mağaraların dibine inmeyi yeğliyorum. Sonunda kuşkusuz en önemlisi nereye gittiğini bilmemektir, yoksa her şey öylesine sıkıcı, öylesine yorucu olur ki... Yoo, gerçekten, yaşamını krom kaplı ve güzelce yağlanmış bir işyeri koltuğuna oturtmak, yalnızca daha önce yapılmışı yapmak, yalnızca okların gösterdiği yönde düşünmek, zamanı düşlerine yasaklar koyarak geçirmek ve usun daha önce arşınladığı yollardan geçmek bana göre değil. Ben, her gece yatağımda yaşamımı ortaya koyuyorum. Belki bir sabah yeryüzüne çıkamayacağım... Sağlık olsun! Çok kazanmak için büyük oynamak gerekir!
Sermayenin neoliberal politikalarının hiçbir sağlık sorununa çözüm olmadığı, aksine bizzat kendisinin bir sağlık sorunu haline geldiği her gün daha iyi anlaşılmaktadır. Kuşkusuz sağlığa kâr temelli yaklaşımın ortadan kaldırılması ve hak temelli yaklaşımın benimsenmesi sınıf savaşının sorunudur. Dünyada sağlıkta hak temelli yaklaşımın yeniden egemen olması, işçi sınıfının mücadelesiyle mümkün olacaktır.
“Kuşkusuz insanın anlam arayışı içsel denge yerine içsel gerilim yaratabilir. Ne var ki, ruh sağlığının vazgeçilmez ön koşulu da işte bu gerilimdir. Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki dünyada, kişinin en kötü şartlarda bile yaşamını sürdürmesine, yaşamında bir anlam olduğu bilgisi kadar etkili bir şekilde yardımcı olan başka hiçbir şey yoktur. Nietzsche’nin şu sözlerinde bilgelik vardır: ‘Yaşamak için bir nedeni olan kişi, hemen her nasıl’a dayanabilir.’”