Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
688 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
21 günde okudu
Kusursuz.
Suç ve Ceza benim uzun süre beklettiğim, bir şekilde okumayı ertelediğim bir kitaptı. Kalınlığı değildi benim gözümü korkutan, dilinin ağır olabilme ihtimali de değildi. Zaten genel olarak Dostoyevski'nin kitaplarının dili zor değil. Asıl zor olan anlamı, özü. Evet, buydu çekincem. Acaba kitabı tam olarak kavrayabilecek miyim? Özünü
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski · Can Yayınları · 2015160,1bin okunma
1062 syf.
9/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Anna Karenina romanı, Lev Tolstoy tarafından 1873 ve 1877 yılları arasında realist bir bakış açısıyla kaleme alınmış bir eserdir. * Anna Karenina romanı, ilk yayınlandığı sıralarda bölüm bölüm yayınlanmış ve daha sonra da bir arada toplanarak kitap haline getirilmiştir. Bu roman, Rusya’nın toplumsal yapısını ve yaşayış tarzını anlatıyor olmasıyla
Anna Karenina
Anna KareninaLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Yayınları · 201939,5bin okunma
Reklam
Anna Karenina -Tolstoy
Tolstoy Anna Karenina romanını yazmaya başlamadan önce Peter ve Great adlı tiyatro oyunu üzerine çalışıyordu. Ancak arkadaşına yazdığı bir mektupta seçtiği projenin zorluğundan ve ilerleme kaydedemediğinden yakınıyor. O günlerde komşusu Bibikov’un metres hayatı yaşadığı kadın, Bibikov’un başka bir kızla evlilik planları yaptığını öğrenince evden
2002'den beri Türkiye "aydını"
"Enstitülü aydınlar, toplumsal mücadeleyi aydınlatan emperyalizm, sosyalizm, halk iktidarı ve sınıf mücadelesi gibi bir dizi anahtar kavramı sözlüklerden sildi. Bu kusursuz formülasyonların yerine enstitülü aydınların kavramsal aygıtları olarak "katılım", "borç sorunu" ve toplumsal sözleşme gibi kavramlar getirildi."
Sayfa 66 - 90'lı yıllarda J. Petrol tarafından yazılan "Latin Amerikalı Aydınların Dönüşümü" makalesinden alıntı.Kitabı okudu
Arka kapaktan..
Ben kırık dökük bedenimin içinde kusursuz ruhumla hep özgürdüm. Hiç esir olmadım dünyaya ta ki Diego cehenneminde yaşarken, cennet kokusu huzuru yaşıyor taklidi yapasıya kadar. Diego, herkesin göremediği cennetini cehenneminde gizlemeyi başarırdı. O gizemli cennetin varlığının kutsallığı beni ona esir etmeyi başarmıştı. Pervanelerin etrafında dönerken ölüme uçtuğu o ışık da benim, kutsal ışığın etrafında dönen pervane de. Aşkça konuşmayı bilmeyenlere sağır, insanca yaşamayı başaramayanlara körüm. Kendi ritmimde kıvrak danslarla hayatıma neşe ve özgürlük katmak benim işim. Ne kurbanım, ne de katilim. İnsanım ve olması gerektiği kadar çingeneyim. #Fridakahlo
Dokuz YayinlarıKitabı okudu
... kadınlara dayatılan sınırlamalar, Yunanistan ve Roma'daki kült uygulamaları üzerinde silinmez bir iz bıraktı. Dinsel kültlere katılım, eski dünyadaki simgesel ifadenin kusursuz biçimiydi. Bu haliyle erkeklerin sıkı gözetimi altında tutulur ve ancak kentlerin ve imparatorlukların işlerini bozmadığı sürece izin verilirdi. Kült uygulamaları, hakiki özgürlük bir yana, kadınların dinsel özerkliklerine bile izin vermezdi. Yine de, Yunan-Roma dünyasına oldukça geç gelen Doğu etkilerinin, kadınların adak ayinlerinde yer alamayacaklarına dair anlayışı kadınları Batı'daki kentsel dinin merkezinden dışlayan düşünce­ ne ölçüde sildiğini belirlemek çarpıcıdır. Sonunda Hıristiyanlık, kadınlar için İsa uğruna ıstırap çekmeye ve onun krallığına tanıklık etmeye dayanan yeni bir dinsel katılım modeli geliştirdi. Kadınlar erkeğe dönüştü ve eşitlikçilik, kısa bir süre için Hıristiyan inancına egemen oldu. Ne var ki, çok geçmeden kadınlar kilise hiyerarşisinden dışlandılar; dinsel hayatı kucaklamak isteyenlere sadece bir tek seçenek bırakıldı: Dünyadan elini eteğini çekmek.
Sayfa 340 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları - 1. Basım (2005)Kitabı okudu
Reklam
_Devlet, milletin kendisidir. Milleti, idare edenler devlet değildir. Çünkü irade milletindir. Millet, asildir. Millet işlerini yönetenler, onun temsilcileri olabilir. Bu sistemin uygulanmasında göz onunde bulundurulacak en onemli nokta, milletin siyasi, sosyal, eğitim ve gelişme derecesidir. _Devlet, her parcası diğerinin gorevini hazırlayan veya
Üstinsan, “bir diğer idealdir. . . güç ve bolluktan gelen saf bir edayla oynayan bir ruhtur.” Burada sadece “en büyük ciddiyet başlar . . . tragedya başlar” (İİ, IX, 2). Bu, Üstinsan olan trajedi, yani trajedi olan Diyonisos'tur. Bu Übermensch için diğer hiçbir Güç İstenci konfigürasyonu ebedi değildir; “evrimin son aşaması diye bir şey
Sayfa 369 - PdfKitabı okudu
144 syf.
9/10 puan verdi
·
15 saatte okudu
Siyasal Rejimler - Maurice Duverger
Kitap notları, genel: Her siyasal rejim, bir sosyal topluluk içindeki yönetenlerin örgütlenmelerinden ve varlıklarından doğan sorulara verilen bir cevaplar bütünüdür. Yönetenler nasıl seçilmiş­tir? Her birinin yapısı nedir? Yönetim işlerini nasıl bölü­şürler? Yönetilenler karşısında yetkilerinin bir sınırı var mıdır? Siyasal rejimlerin genel
Siyasal Rejimler
Siyasal RejimlerMaurice Duverger · Sosyal Yayınları · 198653 okunma
39 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.