Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
‘’Onun bıraktığı boşluğu bir başkasının asla dolduramayacağını adım gibi biliyordum.’’
Bir vakte erdi ki bizim günümüz Yiğit belli değil Mert belli değil Herkes yarasına Derman arıyor Devâ belli değil dert belli değil
Reklam
- Bizim sevmediğimiz kimse yoktur. Belki gönlümüze biraz serin gelenler vardır.
Sayfa 64
"Kaldım orada yalnız. Ayrılık bu mu?"
Sayfa 112 - Dergâh YayınlarıKitabı okuyor
Demir-çelik, petro-kimya, savunma, tekstil, dijital 4-0 vesaire vesaire. İstihdam, ihracat, bütçe, maaş vesaire vesaire. Bunları alın, ne yapacaksınız yapın. Bana Gediz'i, Menderes'i, Ergene'yi, Kızılırmak'ı, tatlı suları, bunları besleyen bülbülü eti için öldürmek saydığım HES kurbanı dereleri, atık sular ile kirlenen, yok olan, kuruyan gölleri, zehirden ölmekte olan toprakları, yerleşime açılan tarım arazilerini, yağmalanan yaylaları, balık nesli kurumakta olan denizleri verin.
Günümüzde insanlar "doğal" olanın peşindedir. Ne yazık ki içinde bulunduğu kapitalist kafes doğada doğal olan bir köşe, bir sığınak bırakmak istemiyor.
Reklam
Dünyada ne adamlar var, yüzü insan, içi odun.
Ancak hayat dediğin nedir ki? Anlaşılmaz bir sır.
İnkılap önce kalpte, sonra zihinde, sonra fikirde, sonra bedende gerçekleşecek. Er-geç alınteri-göz nuru-el emeğine, Veysel Baba'nın sadık yari "Kara Toprağa" döneceğiz. Aslımıza.
Sanayi ve endüstriyi; yani yatırım-üretim-tüketim ile teknolojiyi, bu kısır döngüyü terkedin. Gıda-ilaç- silah-petrol vb. sayılmayacak kadar çok; hayatımızı içinden çıkılamayacak kadar karmaşık ve mânasız kılan, tüm dünyayı-insanlığı bir "sürü" gibi önüne katıp sürükleyen; insanı ve tabiatı insafsızca, hayasızca, küstahça ve çok bilmiş bir kibirle yoketmeye çalışan bu habis zincire, bu sapık ehl-i dünyanın tûl-i emeline isyan edin. Güzel dünya, küçük ama temiz, sade, barış içinde ihtirastan arınmış, öte-dünya ile bitişik, Hududullah sınırını tanıyan, sadece Cenab-ı Hakk'ın rızasını kazanmak için çabalayan bir ümmete kavuşsun. Hedefimiz huzur ve mutluluk değil Hakk'ın rızasıdır. İlk işimiz anasır-ı erbaanın üç unsurunu; toprak-su ve havayı sanayinin tasallutundan kurtarmak olsun. "Arıtırsak temizlenir", "önce hüplet-sonra gümlet", "geri dönüşüm" vb. bütün bunlar ham hayaldir.
Reklam
Uyanınca, yanında yalnızlığın uyuduğunu görmek… Ne kutlu acı!
Toprağa dönmek kanaat ekonomisi demek. İlerlemeden-kalkınmaktan-muasır medeniyetten-zenginlikten-refah ve konfordan vazgeçmek demek. Bunu bütün insanlığa teklif ediyorum. Kabule yakın olanlar elbette Âmentü'ye inananlardır.
Allah, kalbimizi ve ruhumuzu kendisini tanımamız ve sevmemiz için yarattı. O'nunlayken tamdık. Ama sonra ayrıldık. Bu dünyaya gelmek için seçildik ve kutlu bir yolculuğa çıktık. Bu bir ceza değil, bilakis insanlığa bahsedilen bir onurdu.
Güzel şeyler var etrafımızda. Bazıları bu güzel şeylerin farkına varıyorlar.
Hepimiz bir kuşatmadayız. İliklerimize kadar ıslanmışız. İçimizin mikropları içimize bir aykırı çöp uzanmayagörsün, hep birden o çılgın danslarına başlıyorlar. Şerha şerha yararak kalbimizi, yeniden ve bir daha ebedi uykusuna, sevgili gafletine terk ediyorlar. Hakikate yeniden ve bir ilâhî vesile, bir lütuf ile tutununcaya kadar.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.