Görmeden sevilen bir güzelin sevgisi böyle aklı çileden çıkaracak dereceyi bulursa karşılıklı ateş alanların hali acaba ne derece yakıcı olacak?
Sevilen bir hayal insanı bu hale getiriyor,
bir gerçeğin yakışına yürek nasıl dayanacak?
Hüseyin Rahmi Gürpınar
Tür: Roman
Türk romanındaki Fransız natüralizminin ilk büyük temsilcisi olan Roman ve öykü yazarı Hüseyin Rahmi Gürpınar tarafından 1910 yılında yazılan Kuyruklu Yıldız Altında Evlenme romanı, eğlencenin, mizahın ve heyecanın bir an bile eksilmediği bir dünyayı anlattığı eserdir.
Romanda, Halley Kuyruklu Yıldızı’nın 5 Mayıs 1910’da İstanbul’da dünyaya çarpacağı söylentisinin ardından bu olayın İstanbul’da yarattığı heyecan ve bu durumla eğlenmek için konferanslar yapan İrfan Galip ile mektuplaştığı, evliliğe giden gizemli bir kadının serüveni konu edinmiştir.
Kitapta ustaca hazırlanmış entrikalara yer verilmiş. Toplumun çok çeşitli alanlardaki günlük yaşayışı, değer hükümleri eleştirilmiştir. Mizahi unsurları ustalıkla kullanarak insanların toplumsal yaşayışta kendi kendilerini bilmeden nasıl sıkıntıya soktuklarını eleştirel bir üslup ve ironiyle ortaya koyan yazar, temel eleştiri kaynağını evlilik kurumundan alır. Batı özentisi olanlara şiddetle çatılmaktadır. Bunun için yazar, mizah unsurunu kullanmıştır. Mizahi boyutuyla düşündüren, okurken değişik dünyalara götüren güzel bir roman.
KİTAPTAKİ ŞAHISLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ:
İRFAN GALİB: Batı tahsili görmüş, yaratıcı zekasını iyi kullanan insanları çok rahat etkileyebilen tuhaf, yakışıklı bir gençtir.
LÜTFİYE: İrfan'ın evlendiği, zeki ve güzel, iyi bir eğitim almış hanımefendidir.
EV HALKI: Cahil, herşeye çok rahat inanabilen sevdiklerine yürekten bağlı olan kişiler.
ESNAF: Her duyduğuna çok çabuk inan, araştırmayı sevmeyen cahil insanlar.
İrfan gibi romanesk(*) tabiatlı bir genç için bu ne büyük bir mutluluktu. Gönlünün bu kadar hızlı tutuşmaya elverişli olduğunu bilmiyordu.
* Kendisini bir roman kahramanı gibi düşünen kimse.
-- Hanımlar Halley Kuyrukluyıldızı yetmiş beş sene süren uzaya doğru o gök yolculuğunu cepçevre yaparak güneşin yanından geçtikten sonra bu yıl mayıs'ta bizim dünyamıza kuyruğuyla sürtünerek çekilip gidecektir.
T. -- Ben sağken hiç korkma. Vücudumu siper ederim, seksen kuyruklu yıldız da olsa sana bir zarar veremez diyor.
N. -- sen de bu zevzekliklere inanıyor musun?
T. -- İnanayım, inanmayayım. Bilmem, kalbime bir kuvvet geliyor.