Hasan Demir

Hasan Demir
@laertes
5 okur puanı
Temmuz 2019 tarihinde katıldı
160 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Stalker
Stalker, hem kurgu hem de yazım tekniği açısından alışılmadık tarzda bir çalışma. Eserin en dikkat çeken yönü benim için zaman ve müzik teması oldu. Gerçek zamanlı bir olay akışı var ve bu yönüyle Richard Linklater'ın Before Sunrise, Before Sunset serisini ya da Alfred Hitchcock'un "Rope"unu anımsattı. Bu şekilde okuyucunun sahne sahne
Stalker
StalkerUfuk S. Yüksel · Aya Yayınları · 201918 okunma
Reklam
88 syf.
10/10 puan verdi
Satranç
SatrançStefan Zweig
8.4/10 · 236bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sonunda yalnızdım ve artık asla yalnız olmayacaktım!
Sonra Tanrı'nın bana söylediği ilk dersi hatırladım: 'İnsana neyin hükmettiğini öğren.' Ve o an anladım insana sevginin hükmettiğini.
Reklam
“Efsaneye göre, bir konser için Anathema Ankara’ya geliyor. Konsere çıkmadan önce, biraz içmek için buraya, Nedjima’ya geliyorlar. Bilirsin, burada en çok çalan gruplardan biri Anathema’dır. Kendi şarkıları çalmaya başlayınca gruptaki üyelerden biri barmene, ‘Biz Anathema’yız,’ diyor. Ama barmen ona inanmıyor. ‘Ben de Jim Morrison’ım,’ diye karşılık veriyor.
Sayfa 114Kitabı okudu
Bir pastanede dondurma yemek ya da MSN’de hoşlandığın kızla konuşmak ya da gazeteden kronik ülke gündemini takip etmek çok-çok-çok anlamsız görünüyordu.
Sayfa 107Kitabı okudu
Kozmosun background müziğini yıllar önce Pink Floyd bestelemişti. İsmi Echoes’tu. Ve aslında tek bir cümleden ibaretti: “Ben senim ve sende gördüğüm şey benim.”
Biraz sarhoş gibiyim, kaybolmuş gibiyim, yeniden doğmuş gibiyim, Satürnize olmuş gibiyim!
Sayfa 151Kitabı okudu
Reklam
Yıllar önce, uzay ve zamanın ortaya çıkmadığı dönemlerde, başka bir evrende tekrar karşılaşmıştık seninle. Sen Satürn’e gitmek istiyordun ama Satürn henüz var olmamıştı ve ben bir şarkı yazmıştım Satürn’ü anlatan: “Come with me darling, come with me. You’ll be flying with a little help from me!”
Her detayını ezberlediğim Kızılay’ın alışıldık kaldırımlarında yürürken her şeye nasıl bu kadar tepkisiz kalmaya başladığımı anlamaya çalışıyorum. Sağıma baktığımda gülümseyen gözlerini görüyorum. Bu beni tekrar AN’a döndürüyor. “Caddeler birlikte yürüdükçe anlamlanıyor,” diyor, “şehirleri değil, o şehrin anımsattığı insanları seviyoruz.”