...satırlarımı pek de düşünerek sıralamayacağım; zaten düşünmek gibi ahlaksız bir eylemin girdabına kapılmış bir neslin yok edilememiş ender zatlarından biriyim; en azından özürlü bırakacağınızı umduğunuz bir devrin çocuğuyum; pek öyle lale devri de değil o; bal gibi kötek devri.
"Gerçekte, Lale Devri, her şeyden önce yeni bir yaşama anlayışının ifadesidir. Nedim, 'Gülelim, oynıyalım, kâm alalım dünyadan' misraı ile bu anlayışı gösterir."
Hollanda'daki lale çılgınlığına nispetle Türkiye'nin Lale Devri hayırhah biçimde değerlendirilmelidir. Bu dönemde lale düşkünlüğü şiir ve tezhiple, giyim kuşam ve yemek zevkiyle insanları belirli noktalarda birleştiriyordu. Sofra tanzimindeki inceliğin evvelki devirlere göre geliştiği müşahede edilmektedir. Yine kıyafet, mücevherat alanında bir yayılma ve yeni tersim geliştiği, asıl önemlisi bu incelmenin daha geniş gruplara yayıldığı gözlemleniyor.
...Ak Baba Şiiri...
Bugün gerçeklere gitmiyor elim
Masallar ülkesinde gezinelim
Bir varmış Bir yokmuş
Memleketin birinde
Çare az dert çokmuş
Ahali aç, yönetenler tokmuş,
Ülkede şöyle uygulanırmış demokrasi:
Benden olan millet, olmayan asi!
En tepedekinin adı Ak Babaymış
Onda vicdan aramak boşuna çabaymış.
Elinde kutsal kitap
Arkasında devlet gücü
Cebinde hazine
Vayy ona karşı çıkanın haline...
(...)
(...)
Çağdaş demokrasilerde sosyal medya evrensel ilkeler çerçevesinde serbesttir. Bizde ise her an yasak duvarına çarpmaya adaydır.
Çağdaş demokrasilerde savunma hakkı en az suçlama hakkı kadar kutsaldır. Bu hakkın kullanılması olabildiğince serbesttir. Bizde ise bu hakkı kullanması bir yana, avukatların görevini yapması bile yasaklar çerçevesindedir.
(...)