Tarih boyunca, insanlar, doğa üzerindeki egemenliklerini büyük ölçüde artırmışlardır.
Bir yabanılın, kovaladığı bir av hayvanına attığı ilk taşta, bir yemişi düşürmek için kullandığı ilk sopada, bir maddeden, bir başka maddeyi elde etme amacıyla yararlanıldığını görüyor ve böylece sermayenin kökenini buluyoruz.
Reklam
Silahlanma yarışı, savaş sanayinin büyümesi, tüketim malları üreten birçok kolda kaçınılmaz bir durgunluk ve bazan da üretimin kısılması sonucunu verir. Bundan da, bir bütün olarak kapitalist üretimde, gelişme eşitsizliklerinde bir ağırlaşma artan bir dengesizlik ve anarşi doğar.
Burjuva toplumda, reklamcılığın ticaretin itici gücü olduğu sık sık yinelenir. Burjuvazinin siyasacıları ile kapitalist yaşam biçimi propagandacılarının satılacak oldukça özel bir malları var: öbür halklara kabul ettirmek istedikleri rejim. Bu yüzden tecimsel reklamcılığın tüm kuralları içinde kapitalizmin övgüsünü yaparlar.
Kapitalizm, anarşinin egemen olduğu bir toplumsal rejimdir, yani üretim, kapitalizmde planlı değildir. Sermaye yüzlerce ve binlerce işçinin çalışmasını, her işletme içinde ayrı ayrı örgütler. Ama toplumsal üretimin bütünü içinde özel mülkiyete bağlı rasgele davranışların egemen olduğu, karışıklığın arttığı görülür.
İktisadi bunalımların doğrudan nedeni ile, işte bu üretilen engin meta miktarı ile, nüfusun ödenebilir istemi arasındaki boşluktur.
Reklam
51 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.