"İçgüdü dediğimiz şeyler aslında geçmiş deneyimlerimizin, derinlerde sakladığımız umutlarımızın, korkularımızın ve arzularımızın oluşturduğu karmaşık mozaiklerdir."
O kadar bencildim. O kadar acımasızdım. Kırgın ve mahvolmuş olan insanlarla ilgili problem işte budur. Sağımız solumuz belli olmaz. İnsanları kendimize çekeriz ve sonra birden uzaklaşıveririz. Kişisel bir şey değildir bu. Duygular bizi korkutur, bize acı verir. Bu yüzden boş ve ifadesiz olmak her zaman daha iyidir. Daha az risklidir. Kendini etrafındaki insanlara açmazsan seni kimse incitemez.
"Birini affetmek sadece öfkeyi ve kini serbest bırakmak demektir. Bu her şeyin yolunda olduğu ya da olanları unuttuğun anlamına gelmez. Bu sadece suların durulduğu anlamına gelir. Artık o kırgınlığa dokunduğunda eskisi kadar acımıyordur canın. Bu kadar."