MERDİVEN
Ağır, ağır çıkacaksın bu merdivenlerden,
Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak,
Ve bir zaman bakacaksın semâya ağlayarak...
Sular sarardı... yüzün perde perde solmakta,
Kızıl havâları seyret ki akşam olmakta...
Eğilmiş arza, kanar, muttasıl kanar güller;
Durur alev gibi dallarda kanlı bülbüller,
Sular mı yandı? Neden tunca benziyor mermer?
Bu bir lisân-ı hafîdir ki ruha dolmakta,
Kızıl havâları seyret ki akşam olmakta...
Oldukça güzel bir casusluk romanı. Vadassy adında bir lisan hocası, tatili sırasında polis tarafından casusluk iddiasıyla tutuklanır. Çektiği fotoğraflar yüzünden olduğu söylenir ancak kaldığı otelde biri fotoğraf makinelerini değiştirmiştir. Sorumlu istihbarat elemanı Beghin, Vadassy'yi oteldeki esas casusu bulması için görevlendirir ancak tamamen acemi olan bu adam acaba ne yapabilecektir? Bu arada pek çok suç ve suçlu da ortaya çıkar. Bir solukta okunan bir casusluk romanı.
MERDİVEN
Ağır, ağır çıkacaksın bu merdivenlerden,
Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak,
Ve bir zaman bakacaksın semâya ağlayarak...
Sular sarardı... yüzün perde perde solmakta,
Kızıl havâları seyret ki akşam olmakta...
Eğilmiş arza, kanar, muttasıl kanar güller;
Durur alev gibi dallarda kanlı bülbüller,
Sular mı yandı? Neden tunca benziyor mermer?
Bu bir lisân-ı hafîdir ki ruha dolmakta,
Kızıl havâları seyret ki akşam olmakta...
Ahmet Haşim
İlber Ortaylı, sıra dışı bir isim. Kendine has bir üslubu var. Ancak gerçek bir tarihçi ve eskilerin tabiriyle tam bir ilim deryası. Ortaylı, Osmanlı tarihi konusunda dünyaca ünlü bir uzman. Çok sayıda lisan bilen ve uluslar arası üniversitelerde oldukça saygın bir yeri olan bir hoca.
Türklerin Tarihi, Ortaylı ile yapılan nehir röportajlardan
Kitap başlarda lisan konusunda size uymayabilir ancak kesinlikle okumaya devam etmelisiniz bir hayalin daha dogrusu eski bir Istanbul yaşayacaksiniz gözlerinizi kapattiğinizda zaten Ihsan Oktay okumak demek iyi bir kitap okumak demektir
Gâfil bir insan, bir ressamın tabiatı taklit ederek yaptığı tabloları takdirle temâşâ ederken, kâinat ve onun Hâlık’ı karşısında aynı takdir hissini duymaz. Hikmetle yoğrulmuş bir kalbe sahip olanlar ise, ilâhî kudretin tabiatta vücûda getirdiği sonsuz hârikalardaki güzelliklerin zevkine ererler. Sermâyesi aynı toprak olan bitkilerin rengârenk yaprak ve çiçeklerine, bunlardaki menevişlere, ağaçların renk, koku, lezzet ve şekilde sonsuz farklılık arz eden meyvelerine, ancak bir iki haftalık ömrü olduğu hâlde, kelebeğin kanatlarındaki hârika desenlere nazar ederler ve bunların “lisân-ı hâl” denilen sırlı beyanları karşısında gönüllerindeki mârifetullah lezzeti ziyâdeleşir. Böyleleri için bütün bir kâinat, artık okunmaya hazır bir kitap gibidir.
osmannuritopbas.com/ilim-hikmet-ve-...