"Sinematografik üslubu ve okuru soluksuz bırakan kurgusuyla çağdaş Fransız edebiyatının dikkat çeken yazarlarından René Belletto, yalnızlık, obsesyon, varoluşsal sıkıntılar ve geçmişe dayalı travmalarla örülen modern yaşamları, endişe uyandıran detaylarla yoldan çıkarıyor. Kaygılı bir zihnin ve yalnızlıktan soğumaya yüz tutmuş bir kalbin oynayabileceği oyunların tutsağı haline gelmiş bir adamı isimsiz ama adresi açık bir kitabın peşinden sürüklüyor."
.
Muazzam bir arka kapak. Kara polisiye türünde başarılı da bir eserdir, anlarım. Fakat isminden cismine sevemediğim, belki de eksik bulduğum, beklenti sebebiyle kendimi veremediğim bir kitaptı benim için. Havada kalan soruların çokluğu beni hayal kırıklığına uğratırken, bir yandan da beni besleyecek bir yön bulamamam kitabı sadece bitirmek için okumama sebebiyet verdi.
.
Michel Aventi sevdiğim ya da sevemediğim bir karakter olmadı. Silik karakterlerin yarım dünyası yeterince boğucuyken bir de beklenti dışı düşüşler, ne benim kitabım ne benim zamanım dedirtti. Anlamamış ve yetişememiş olabilirim, nihayetinde gül yaprağı kadar çok değilim. Fakat böyle hissederken ne önerebilirim, ne de sevmiş gibi yapabilirim.
.
Le Livre, yani orijinal adı da Kitap şeklinde eserin. Buradaki dolambaç beni tatmin etmedi. Mektup ismi bile daha iyi durabilirdi.
.
Bazı kitapları okumak için geç kalmış olabiliriz.
Olsun, seçenek çok. Biz ki bir bahar akşamı aşık olmuş kişileriz.