Büyük yorgunluklara, üzüntülere uğrayanların bildiği o karışık o belirsiz ruh durumu içindeydi. Sözleri düşünceleri değildi, uykusu dinlenme değildi. Gündüz uyanık bir adam değildi, gece uyuyan bir adam değildi. Ayaktaydı, sonra yatıyordu, işte hepsi bu kadar.