Gün gelir, daima yüzümüze gülen talih bize arkasını dönüverir. Kendi başımıza kalır ve son mücadelemizde ayakta kalmaya çabalarız. Kimileri gerçekten de ölürken yapayalnızdır, kimilerinin başucunda bekleyen dostları, akrabaları vardır, ama ne olursa olsun, insan yaşamının sonuna geldiğinde o karanlık tünele girerken yanına kimseyi alamaz.
Gün gelecek Mustafa Kemal, “Ne Mutlu Türküm Diyene” diyecek ve bu söz, bütün Anadolu’da dağ yamaçlarına kazınacak.
Altın KitaplarKitabı okudu
Reklam
Oğlanlar kendini beğenmiş ve aptal, nasıl yapacağınızı bilirseniz onlara istediğinizi yaptırmak çok kolay.
Sayfa 73 - Altın KitaplarKitabı okudu
Ölmeyi Unutanlar Kulübü
Hayatta öyle bir an geliyor ki yaşamayı başaranların her biri kendisini ölmeyi unutmuş bir hortlak gibi hissetmeye başlıyor...
Sayfa 11 - Altın KitaplarKitabı okudu
O girdaplı zamanlardan bu yana dünya, ataların aldığı yaraların çocuklarda kanadığını tekrar tekrar öğrendi.
Anladın mı Albayım ? Atatürk diyor ki :
Türkiye'yi geriliğinden kurtarmadıkça Türk Ordusunun görevini yapmış sayılamayacağını söylüyor .
Sayfa 230 - Altın KitaplarKitabı okudu
Reklam
Gecenin vaat ettiğini gündüz inkâr eder.
Sayfa 77 - Altın KitaplarKitabı okudu
O isme sonradan “Atatürk” eklenecek …
Öğretmeni Mustafa, kendisi ile karıştırılmasın diye ona bir isim veriyor. Ömrü boyunca taşıyacağı bu yeni isim “Kemal” oluyor. “Mükemmellik.”
“Eğer kanatlarımız olaydı, tek bir yerde kalıp da bunca acı çeker miydik sence? Uçup cennete gitmez miydik?
Reklam
465 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
#1001kitap~~~
Londra da doğan Louise de Bernieres, Manchester Üniversitesi'nde öğrenim gördü. Kolombiya'da öğretmenlik, kovboyluk, bahçıvanlık ve araba tamirciliği yaptı. Halen Londra'da yaşayan Bernières, Yüzbaşı Corelli'nin Mandolini kitabıyla 1995 yılında bu kez Commonwealth Writers Ödülü'nü aldı. Genç İngiliz romancılarının en
Yüzbaşı Corelli'nin Mandolini
Yüzbaşı Corelli'nin MandoliniLouis de Bernieres · Yapı Kredi Yayınları · 2009460 okunma
BİTMEK BİLMEYEN KATLİAMLAR...
“1820’li yıllar boyunca Sırbistan’a Rusya’ya karşı yapılan bir savaşın bir neticesi olarak 20.000 Müslüman Sırbistan’a sürülüyor. 1875 yılında Ortodoks Bosnalı Sırp Hıristiyanlar, genelde Müslümanların özelde de Osmanlı yetkililerin katledilmesi için kampanya başlatıyorlar. 1876’da Bulgar Hıristiyanları bilinmeyen bir miktar Türk kökenli topraksız köylüyü katlediyorlar. Karadağlılar, Müslüman nüfusun tamamını ya öldürüyor ya da sürüyorlar. O günlerde tarihin hemen hiç dikkate almadığı ‘özgürlükçü’ kahramanların ortak çığlığı: “Yahudiler ve Türkler dışarı!...”
Sayfa 313Kitabı okudu
“Şunu unutmayın ki, hemşire, badem ağacı kışın ortasında çiçek açar.”
Sayfa 137Kitabı okudu
Suç samur kürk olsa da ve yerde boyumca kar olsa, o kürkü giyeceğime donayım daha iyi.
Resim