"Hep bir yerlere, bir şeylere yetişme telaşındasınız değil mi? Hiç vaktiniz yok, "Fast live", "Fast food", "Fast music", "Fast Love" ... Dikte ettirilen "yükselen değerler", "in"ler, "out"lar... Buna benzer bir odada, şanslıysanız gökyüzünü görebilen bir pencere ardında bitecek hepsi. Dostluğu klavyelerinde, yaşamı monitörlerinde arayanlar, size sesleniyorum! Hangi tuş daha etkilidir ki sıcacık bir gülüşten ya da hangi program verebilir bir ağaç gölgesinde uyumanın keyfini? "Copypaste" yapabilir misiniz dalgaların sahille buluşmasını? İçinizi ısıtan gün ışığını gönderebilir misiniz "mail"le arkadaşlarınıza? Sevgiyi tuşlarla mı yazarsınız? Ya da Geri dönüşüm kutusunda saklanabilir mi kaybolan zaman?
Doğayı bilgisayarlarına döşeyenler, neden görmezsiniz bahçedeki akasyanın tomurcuklandığını. Ve ıslak toprak kokusu var mıdır, dosyalarınız arasında? Öpmek, koklamak, duymak, dokunmak, yok mu yaşam skalanızda?... Bilgi toplumu olduğunuz da, duygu toplumu olmanıza megabaytlarınız mı yetmiyor?" (Müşfik Kenter)
Sayfa 234 - Diyanet İşleri Başkanlığı YayınlarıKitabı okudu
There is no perfect strategy to connecting with our Ikigai. Don't worry too much about finding it. Life is not a problem to be solved. Just be busy with what you love, at the same time being surrounded by people who love you