Her ne kadar hüzünlü bir sonla bitse de, her ne kadar yer yer betimlemeler artık yorup "hadi olaya dönelim artık" diye içinizden geçirseniz de, özellikle kaçış sahneleri, kaçışın içindeki umut, umudun içindeki kuvvetli umutsuzluk ve hikayenin esas kızı ile esas oğlanının ölmeden önceki geçirdikleri hoş sahneler, kitabı bir çırpıda okumanız için yeterli sebepler. Kitabı okuyup da Matari'nin tasvirlerine bayılmamak hele mümkün değil. Yine de Matari'yi Oboko ile bambaşka enginlerde dolaşırken ve mutlu görmeyi dilerdim...
Yetişkinler kontrollü, endişeli olur ve ayrıntılarla uğraşırken, çocuklar nasıl çoğu zaman içten, neşeli oluyor ve zihinlerini daha hızlı topluyorlardı?