— İte bak! Senin gibi aç birinin ziyafeti kemik olur oğlum. O ziyafeti ben çekersem hiç değilse dişlerin et görür sayemde.
Ama yine de korkulu rüya görmektense açık kapı bırakmamak iyiydi.
Reklam
--- Zevklenin, maytaba alın bakalım kahpeler. Dün iyiydi de, bugün n’oldu Hasan’a. — Hiç, bok bulaştı. Daha n’ola anam, mektepte gominislik etmiş, gominislik... — O neyin nesiymiş kağız? — Neyin nesi ola! Hurşit Ağa diyesiymiş ki, ‘dinden imandan çıkmış bu Hasan.’ Allah’ını, kitabını dahi anasını, babasını tanımıymış. — Uşşş!
Kendinden kaçanların düşünce düzeyleri neydi ki? Hiç bir eğitimden geçmeden yıllarca köleci yaşamı kendilerine kader edinmiş bu insanların doğal düşünmelerini nasıl isteyebilirdi?
Hasan, iyice şaşaladı: "Ne yakışır mı ana?" diye kekeledi, geriledi. Anası daha bir celallenerek yürüdü üstüne: "Bir de bilmezlikten gelme hınzır! De görem, sen kime çektin Moskof’un dölü? De hele anan mı gomonis, baban mı? Hı, de görem, he mi?"
Kitaplardan edindiğimiz bilgileri mezhepleştirip katı biçimde uygulamaya geçmemeliyiz, Her toplumun kendine göre değer yargıları vardır. Bizim görevimiz, içinde bulunduğumuz toplumun düşünce yapısına, inanç anlayışına göre davranışlarda bulunup, her şeyden önce kendimizi kabul ettirmek olmalıdır. Kendimizi, topluma kabul ettiremedikten sonra, düşüncelerimiz altın da olsa kimse başını çevirip bakmaz; ortada kalırız."
Sayfa 104Kitabı okudu
Reklam
Unutmayalım ki, halkın kendi sorunlarına sahip çıkması, ancak zaman içerisinde bilinçlenmesiyle olur.
Sayfa 106Kitabı okudu
— At götünde sinek gibi yaşadıktan sonra, gelecek tehlike hoş gele sefa gele, dedi Bıdık’m Deli İbrahim.
Sayfa 118Kitabı okudu
— Yani, dedi ekledi hemen: "Büyük sermaye sahipleriyle, ülkelerin yönetiminde söz sahibi olanların bir araya gelerek, kendi mutlu yaşamlarını sürdürebilmeleri için kurdukları dayanışmaya "Masonluk", bu örgütün üyelerine de "Mason" deniliyor. Bunların vatanları, din, dil, ırk ve mezhep farklılıkları yoktur. İşleri, işbirlikleri ve bol parâ kazanmaları söz konusudur. O bakımdan aralarına sıradan adam almazlar."
Sayfa 129Kitabı okudu
— Kediye ‘bokun ilaç’ demişler, sıçıp üstünü kapatmış.
Sayfa 132Kitabı okudu
Reklam
— Aslında, Demirel’in o koltukta oturması Hurşit Ağa’nın sayesinde. — Ağa’nın değil, ağaların sayesinde. — Demirel, ülkemizdeki tekelci kapitalizmin siyasal bekçisidir sadece. — Hurşit Ağa gibileri de Demirel’i koltuklayan oy mıknatıslarıdır.
Sayfa 149Kitabı okudu
— Bir başkasına ait toprak yok burada. Sürdüğümüz topraklar hâzinenindir. Dolayısiyle bizimdir.
Sayfa 236Kitabı okudu
— İşinize gelmeyince anarşi olur bu masum isteklerimiz. Ya Haşhaş, ya toprak istiyoruz. Haşhaş’ı aldınız elimizden. Bir kaldı toprak. Onu vermeyeceğiz kimseye.
Sayfa 237Kitabı okudu
— Kardeşler! Durun vurmayın! Sizler de ezilen yoksul halk çocuklarısınız! Sizin de ananız, babanız, kardeşleriniz yaşam kavgası veriyor. Bizden ayrı bir yanınız yok. Ne var ki, bizi birbirimize kırdıran ağalar, geride durup kendi düzenlerini sürdürüyorlar.
Sayfa 239Kitabı okudu
Dünkü solun karşısında İsmet İnönü, "Ortanın Solu" na sarılmıştı. Amâ şimdi, parçalanan solculara, "Sokak serserileri, haytalar!" diyerek saldırıyor... Demirel, bir yanda köpekleri besliyor, bir yanda köktendincilerin sırtını sıvazlayarak üzerimize saldırtıyor... İktidar gücünü kullanıyor, baskı altına alıyor işçiyi; köylüyü. Bunları görmüyor mu bu salon sosyalistleri?..
Sayfa 266Kitabı okudu
52 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.