𝐆𝐈𝐑𝐈𝐒
BU KİTABI MERAK EDİYORSUNUZ AMA KARARSIZ MISINIZ?
O vakit diğer incelemelere bakmayın bile. Çünkü diğer okurlar 'ergen' kitabı diyerek bu romana çamur atmışlar.
Kitapta çok fazla "felaket, lanet, sahtekar, kıyak, berbat", gibi kelimeler yer aldığı için bir ergen kitabı ve seviyesiz olduğunu düşünüyorlar. Onlara
Semboller kitabıdır Suskunlar kitabı.
Özellikle tasavvufa dair pek çok gönderme vardır Eflatun karakteri ile.
Eflatun'un o sesi ararken kat ettiği yolla kemale erişi , 7 kişi ile karşılaşması ve her bir kişinin insan nefsinin açgözlülük kin haset vb özelliğinde olması, ve sonunda ney üfleme sahnesi vahdet-i vücuda gönderme.
Eflatun sağır olur,
Notre Dame’ın Kamburu
Hemşire Gudule 16 yıl önce bir kız çocuğu dünya’ya getirir. Çingeneler bu çocuğu beşiğinden çalarlar ve yerine de bir başka bebek bırakırlar. Bıraktıkları bebek anlatılamayacak derecede çirkin ve de kambur bir bebek olan Kuasimodo’ dur. Hemşire Gudule onu Nötre Dame Kilisesi’nin Kapısına bırakır. O günden sonra Kuasimodo’yu
Sevgilerimizin kaynağını doğduğumuz yer teşkil eder.
Gözlerimizi bağrında açtığımız; ilk havayı körpe ciğerlerimize mâvi gökleri altında doldurduğumuz, çeşmelerinden ilk suyu içtiğimiz, dünya yemişlerinin türküsünü ilk defa bahçelerinde tattığımız toprak, onun için ana sevgimizdir.
Her insan biraz rejyonalisttir.
Doğduğumuz yeri bütün varlığımızla kıskanırız. Bu aşırı kıskanmadan vatanperverlik doğar. Bir şâirimiz
Bayrakları bayrak yapan rengindeki kandır
Toprak, eğer uğrundan ölen varsa, Vatan’dır
beytiyle yurt aşkını, vatan sevgimizi söylemek ister.
Aslen Macar olmayan Şâir Petöfi, Macaristan’da doğup büyümüş ve Macaristan toprakları için can vermiş örnek bir vatanperverdir. Vatanperver Petöfi; hayatı ibretle mütalea edilecek bir insandır. İbretle diyorum; O, özbeöz Macar olan bir insan kadar Macaristan’ı sever, Macaristan’a âşıktır. Vatandaşlık terbiyesi mevzuunda üzerinde ehemmiyetle durulacak güzel bir örnek sayarım.
Tarihi, eşsiz vatanperverlerin yararlıklariyle, kahramanlıklariyle dolu Türk milletinin yurt sevgisini, sanatın bilhassa şiirin dilinde bol bol bulmak mümkün… Biz, bu “mümkün”e güvenerek; insanlığın ölmez bağlarından biri olan yurt sevgisi üzerine yazılmış ve söylenmiş güzelleme, destan ve koşmalarla türküleri toplamağa başladık. Bunda ilk düşüncemiz: Alfabeden sonra ilk okunması gereken bir “Ana okuma kitabı”na taslak hazırlamaktı… İşte, bu inanla derlenen, yurt ve yurt güzelliklerini dile getiren türkü destan, koşma ve güzellemelerin bir araya gelmesinden bu kitapçık ortaya çıktı: Çok çeşitli çiçeklerle bezenmiş bir yurt bahçesi…
GÜZELLİK DIŞ GÖRÜNÜŞTE DEĞİLDİR,İÇİNDE TAŞIDIĞIN KALPTEDİR.
SPOİLER İÇERE BİLİR.
Quasimodo yıllar önce çingeneler tarafından bir kız bebekle yeri değiştirilmiş çok çirkin biridir. Hemşire Gudule kız çocuk doğurmuş çingeneler bu çocuğu almış ve yerine Quasimodo’yu bırakmıştır. Hemşire onu alır kilisenin kapısına bırakır. Quasimodo kilisede büyür.
Kuasimodo yıllar önce çingeneler tarafından bir kız bebekle yeri değiştirilmiş çok çirkin biridir. Hemşire Gudule kız çocuk doğurmuş çingeneler bu çocuğu almış ve yerine Kuasimodo’yu bırakmıştır. Hemşire onu alır kilisenin kapısına bırakır. Kuasimodo kilisede büyür. Görevi çanları çalmaktır. Kilisedeki çan yüzünden kulağı sağır olur. Kuasimodo’nun
Notre Dame’ın Kamburu
Victor Hugo
Hemşire Gudule 16 yıl önce bir kız çocuğu dünya’ya getirir. Çingeneler bu çocuğu beşiğinden çalarlar ve yerine de bir başka bebek bırakırlar. Bıraktıkları bebek anlatılamayacak derecede çirkin ve de kambur bir bebek olan Kuasimodo’ dur. Hemşire Gudule onu Nötre Dame Kilisesi’nin Kapısına bırakır. O günden sonra
Victor Hugo
Hemşire Gudule 16 yıl önce bir kız çocuğu dünya’ya getirir. Çingeneler bu çocuğu beşiğinden çalarlar ve yerine de bir başka bebek bırakırlar. Bıraktıkları bebek anlatılamayacak derecede çirkin ve de kambur bir bebek olan Kuasimodo’ dur. Hemşire Gudule onu Notre Dame Kilisesi’nin Kapısına bırakır. O günden sonra Kuasimodo’yu baş
Hemşire Gudule 16 yıl önce bir kız çocuğu dünya’ya getirir. Çingeneler bu çocuğu beşiğinden çalarlar ve yerine de bir başka bebek bırakırlar. Bıraktıkları bebek anlatılamayacak derecede çirkin ve de kambur bir bebek olan Kuasimodo’ dur. Hemşire Gudule onu Nötre Dame Kilisesi’nin Kapısına bırakır. O günden sonra Kuasimodo’yu baş Rahip Frollo
_Nükte’yi anlamak oldukça güç.
_Nükte, benzemezin içindeki gizli benzerleri açığa çıkarma yeteneğidir.
_Nükte, zeka ürünü olarak haz üretmeye yarayan bir etkinliktir. Esprilerin malzemesi, yasaklanmış arzulardır.
_Bazı Nükte formülleri: Şaşırtma, aydınlatma, karşıtlıklar, anlamsızlıktaki anlam.
_Kraeplin: Karşıt iki kavramın birleşimi ve
Seyyid Nesîmî
Nesimi anlatırken Türk halk edebiyatında iki tane Nesîmî olduğunu ve genellikle bu iki Nesîmî’nin birbiriyle karıştırıldığından bahsetmiştim. Bunlardan birisi 14. yüzyılda Bağdat'ta doğmuş, Halep'te derisi yüzülerek öldürülmüş olan tasavvuf şairi Seyyid Nesîmî, diğeri ise dün anlattığım 17. yüzyılda yaşadığı sanılan ve