...tüm evren bir ayettir, yani Allah'ın insanlara bir "işareti"dir. Ayet, kendisinin ötesinde bir şeye işaret eder. Kur'an, ayet kelimesini, hem kendi cümlelerine hem de Latinlerin vestigia Dei dedikleri şeyle karşılaştırılabilecek olan "Allah'ın evrendeki işaretleri'ne (ayetullah) atıfta bulunmak için kullanır. Ayet kelimesinin bu iki anlamı, kutsal kitaptaki ayetler ile yaratılış âlemindeki işaretler arasındaki derin bağlantıyı doğrulamaktadır, zira bunların her ikisi de Allah'tan gelmektedir, her ikisi de kutsaldır, her ikisine de azami özen gösterilmelidir. Allah'ın her iki tür işareti de akıl ve rasyonalite ile doğrudan ilişkilidir, çünkü bunların ikisi de insan aklına hitap eder, böylece insan varlığın hakikatini anlayabilir (teorik akıl) ve erdem ve mutluluğa ulaşabilir (pratik akıl). Yılları saymak ve zamanın [hesabını] tutmak gibi temel ve "maddi" bir gerçek, gerçekte evrenin düzen ve intizamını düşünenler için bir "işaret" tir:
"O, güneşi bir ışık kaynağı, ayı da [sizin için] bir aydınlık yapan, yılların sayısını ve [zamanın] he- sabi[n] bilmeniz için ona menziller takdir eden- dir. Allah, bunları ancak hak ile yaratmıştır. O işaretlerini (ayet) bilen bir topluma ayrıntılarıyla
açıklamaktadır. Şüphesiz gece ve gündüzün birbirini takip etmesinde ve Allah'ın göklerde ve yeryüzünde yarattığı şeylerde, Allah'tan korkan bir toplum için işaretler vardır." (Yunus, 10:5-6)
90,91