Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
140 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
12 öyküden oluşan kitap sade yalin bir dille anlatilmiş ,etkiletici ve insanlara yanlizca bir kimlikle yaklaşilmamasi gerektiğini ve kimin hangi ideolijik kimlikle yetiştirildiği umursanmadan okunmasi gereken bir kitap. Aslında bize ögretilen ideolijik kimlikleri bir kenara birakip ,ideolojik felsefemizi kendi düşuncelerimizle yaşamamiz öğrenmemiz gereken ön yargilari bir kenara birakip eşit adaletli bir şekilde normal tüm yazarlar gibi yaklaşilmasi gereken bir kitap ,toplum için de kendi düşuncelerimizle birey kalabilmenin bu hayattaki gayemiz olmasi gerektiği de bir gerçektir .Seher kürt halki için çok önemli bir öz eleştiridir . Selehattin Demirtaşin "edi bese"çığliğinin ilk mihenk taşidir . Kitap KATLEDİLEN ŞİDDET MAĞDURU KADİNLARA ithaf edilmis ve seher adli öyku bir inanmişlik yüzünden kaybolan hayalleri ölümle sonlanmasini dile getirmis kitapta .Aslinda kitaptaki öykulerden herkese bir ders cikarabileceği kadar yararli ve toplumdaki erkek egemenliğini içimizdeki erkek öykusunde göz önüne çıkariyor ,"NAMUS"diye katledilen yaşadiğimiz toplumdaki yanlişlari iğneleyici bir dille sunmus kitabinda Selehattin Demirtaş bize böyle bir kitabi armağan ettiği için kendisine tesekkur ederim . Seher Tarih kadar yanliz Temizlikçi nazo Deniz kizi muhteşem etkileyici gercek hikayeler herkes okusun lütfen ön yargilarimizi bir kenara birakarak yaşayalim zira kitap okuyan insanin ön yargisi yıkılmiştir ...
Seher
SeherSelahattin Demirtaş · Dipnot Yayınları · 201711,2bin okunma
375 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
“Uçurtma avcısı” kitabının incelemesi iki şekilde yapmak istiyorum. Biri edebi yönü diğeri politik yönü... çok okuyanlar bilirler edebiyat sadece edebiyat değildir. Bu kitap da tam olarak o kitaplardan. Kurgusunu çok beğendiğim ve gerçekten çok akıcı bir dili olan kitaptı.. Yazarın daha önce “Bin Muhteşem Güneş” kitabını da okumuştum nedense favorim hala o kitabı. Uçurtma avcısı’nda Hasan ile Emir’in hikayesi insanı etkileyemeyecek gibi değil zaten.. Dostluğun ihanetin sadakatin ve çok sevmenin en güzel timsali yazarın bu kurgusu.. Afganistan’dan, Pakistan’dan Amerika’ya uzanan savaş mağduru olan onca insandan sadece birkaçının öyküsü.. Daha yüzlercesi, binlercesi var bilmediğimiz, duymadığımız, kanımızı donduracak hikayeler.. Bir solukta okunacak kitaplardan biri olan bu kitabı okuyun derim :)) Ama şöyle ki politik yönünü gördüğümde yazara öfkelendiğimden okurken hikayenin içine çok giremedim. Üzüntü ve kanının çekilmesi durumu bende ciddi boyutta olmadı. Neden diye sorarsanız, yazarın Afganistan’ın ve halkının kurtuluşunun Amerika olduğuna sizi o kadar ikna etme çalışıyor ki.. Süreci bilmeyen ve kitabı okuyan herkes ya Amerika Afganistan’ı iyi ki işgal etmiş kurtarıcısı olmuş dersiniz.. kitabımızın çok satılmasının sebeplerinden birinin bu olduğuna da kalıbımı basarım tabi... Amerika ne sevinmiştir bu kitaba ki; yazarın eski Amerikan Başkanı’yla samimiyetini araştırıp bulabilirler. Brush’un yaptıklarını, Amerika’nın onca planlarını bu kitap nasıl da masumiyetle kapatmış...kitabı okurken bu ayrıntıları aklınızda tutarsanız ne demek istediğimi çok iyi anlayacaksanız. Keyifli okumalar dilerim.
Uçurtma Avcısı
Uçurtma AvcısıKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2021164,2bin okunma
Reklam
144 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Yolculuğum...
"Bazı acılar vardır. Geçtiğine siz bile inanırsınız ama geçmez. O sızı hiç dinmez ve bir yerlerde gizlenir kalır." Huzursuzum... Son sayfayı okuyup kitabın kapağını kapattığımdan beri huzursuzum. Evet huzur dolu bir renk mavi, içimi açan bir renk mavi ama artık maviyi görünce o mavi otobüsle İstanbul-Ankara yolunda olan yolculuğum
Yola Düşen Gölgeler
Yola Düşen GölgelerMehmet Yılmaz · Roza Yayınevi · 2019167 okunma
BU KADINLARIN ÇIĞLIKLARINI DUYUN! (Sema Maraşlı) On sekiz yaş altında evlenmenin cezasını çeken genç kadınlar onlar. Severek isteyerek düğünle dernekle evlendikleri kocaları hapiste, gerçek tecavüzcülerle aynı koğuştu yatıyor. Onlar da dışarıda babasız büyütmek zorunda kaldıkları çocukları ile hayat mücadelesi veriyorlar. Kocaları hapiste
176 syf.
7/10 puan verdi
Kitapta, Dostoyevski, Yusuf Atılgan, Cemil Meriç ve Oğuz Atay'ın yapıtlarında kullandıkları "mağdur dil" incelemesi yapılıyor. Bu incelemeleri epey detaylandırıyor ve okuyucuyu da çözümlemelerle ikna etmeyi başarıyor. Bu sayede kitap yazarının adını koyduğu, -mağdur dil- tekniğini de öğrenmiş oluyorsunuz.
Mağdurun Dili
Mağdurun DiliNurdan Gürbilek · Metis Yayıncılık · 2008262 okunma
327 syf.
·
Puan vermedi
Kitap iki kısımdan oluşuyor. İlk kısımda toksik aile olarak ifade edilen kontrolcü, yetersiz, tacizci, alkolik ebeveyn tutumlarının çocuk üzerinde nasıl hasara yol açtığı ve yetişkinlikte nasıl bir yansıması olduğu anlatılıyor. Bu yansımaları Forward'ın yer yer eklediği terapi kesitleriyle çarpıcı şekilde görebiliyoruz. İkinci kısımda ise toksik aile mağduru kişilerin nasıl bir tedavi süreci izledikleri yöntem ve stratejiler bağlamında ele alınıyor. Üzerinde en çok durulan nokta ise "yüzleşme." Kişinin önce geçmişte yaşananların sorumlusunun kendisi olmadığını anlaması, daha sonra ise bunu ailesine ifade etmesi, bu zamana kadar hissettiklerini, düşündüklerini açıkça dile getirmesi. Her ne kadar dönüt olumlu ya da olumsuz olsa da yüzleşmenin kendisi , buna cesaret edebilmiş olmak bile başarı sayılıyor. Kitapta geçen sorunlara yönelik farklı bakış açıları kazandıran, akıcı etkileyici bir kitap. Anne babalar ve olmayı düşünenler kesinlikle okumalı diye düşünüyorum.
Zor Bir Ailede Büyümek
Zor Bir Ailede BüyümekCraig Buck · İletişim Yayınevi · 20181,946 okunma
Reklam
152 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Hayalleri ile yaşayan koca mağduru bir kadın Mercan buda onun hayat hikayesi o merdivenlerin dili olsada konuşsa kimbilir neler anlatır... Mercan terk edilmiş,kendi ayakları üstünde durmaya çalışıyor tek hayali kocasının eve dönmesi ve bir çocuğa sahip olmak... Hayali bir karakterden öte sen...ben... o... belkide annelerimiz... .... Mesela ocakta sürekli kaynayan bir çaydanlık demekti aile... .... Madem ki Allah Mercan'ı yaratmıştı. Yaşamaya devam edecekti. Kulluk göreviydi bu onun... .... Zaten bu insanlar âleminde, organiği değer görmeyen tek şey insandı. Misal şu zenginler, Mercan'a köylü diye yüz vermezdi de işte böyle köy tavuğu buldu muydu, aman bu ne organik tavuk diye baştacı ederlerdi. Mercan'ın kendi bokunu yiyen bir hayvan kadar değeri yoktu demek.. .... Ama iyiydi umut, insanın içinde bir ses oluyordu. Umutsuz insan, televizyonsuz ev gibiydi. Ne yapacaktı umut etmeyip? Gece televizyon sesiyle uyumaya çalışırken neyi düşünecekti? ..... İnsanın bir derdi olmayagörsün, bütün çareleri öğrenirdi.
Kul
KulSeray Şahiner · Can Yayınları · 20171,064 okunma
1.042 öğeden 976 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.