Okullarda aktörler, öğrenciler ve öğretmenlerdir.
Sayfa 21
Ayna Benlik
Başkalarının bizi nasıl gördüklerini, tepkilerimizi ve yanıtlarımızı nasıl yorumladıkları hakkında kendi kendimize bir hüküm veririz. Başka bir deyimle, başkalarının oluşturduğu aynada kendimize bakarız.
Reklam
Rene Spitz, bir kimsesizler yurdunda yaşayan bebeklerle hapishanedeki çocuk odasında büyüyen bebekleri karşılaştırdı. Kimsesizler yurdunda fiziksel bakımın iyi olmasına rağmen, bebeklerin yetişkinlerle sıkı temas imkanları yoktu. Bununla birlikte hapishanenin çocuk odasındaki bebeklerin anneleriyle günlük görüşme saatleri vardı. Kimsesizler yurdundaki bebekler birçok duygusal rahatsızlıklar, bunalım ifadeleri, gerçek fiziksel bozukluklar ve hatta bazen ölümle sonuçlanan durumlar göstermişlerdir. Spitz, bu olumsuz gelişmelerin nedeninin anne sevgisinden yoksunluk olduğuna inanmıştır.
Birincisi, okullar dezavantajlı öğrenciler için asgari düzeyde yeterli bir eğitim sağlamada başarısız oluyorlardı ve fırsat eşitliği vaadi karşılıksız kalmıştı. İkincisi, geleneksel okullar öğrencilerin büyüme ve gelişim ihtiyaçlarını karşılamak yerine, özünde zihinsel ve duygusal gelişimi boğan otoriter bir tarzda öğrencileri gruplaştırdılar ve kontrol altına aldılar.
Çocuğun beslenmesi, sevilmesi, cezalandırılması, ödüllendirilmesi, tuvalet eğitimi, cinsel eğitimi konularındaki davranış ve uygulamaların farklı kişilik özellikleri yarattığı görüşündedir.
İnsan olmak, seçimler yapan ve kendi kaderini yönlendirmeye çalışan bir eyleyen olmaktır. Özgür olmak, bir eyleyen olmak, kim olduğunu, çevredeki toplumsal dünya tarafından nasıl biçimlendirildiğini bilmektir.
Sayfa 28
Reklam
Kır atın yanında duran ya huyundan ya suyundan
Oysaki yeteneksiz liderler toplumları için sefalet ve mutsuzluk kaynağı olmuşlardır.
Sayfa 104Kitabı okudu
Kant'a göre eğitim, insanın mükemmelleştirilmesidir.
Kişiliğin tabakaları aşağıdaki gibi özetlenebilir; En alt tabakada, kişiliğin bedensel nitelikleri bulunur. îkinci tabakada, bedensel yapıya biçim ve renk veren iç salgı bezlerinin işlevi bulunur. Üçüncü tabakada zeka yer alır. Dördüncü tabakada içgüdü ve dürtülerden oluşan güdüler yer alır. Beşinci tabakada, güdülerden kaynaklanan duygulanım ve coşku alanı vardır. Bu tabakanın kişiye özgü özelliklerine huy (Mizaç) denir. Altıncı tabakada kişiliğin benliği bulunur. Yedinci tabakada kişiliğin dışarıya yansıyan, başkaları tarafından algılanan, değerlendirilen duyguları, düşünceleri, tutumları, davranışları, hareketleri, eylemleri yer alır. Yani bu tabaka, kişilik yapısının nesnel, gözlenebilen, ölçülebilen yanıdır. Sekizinci tabakada, kişiliğin dışarıya yansıyan özelliklerinin toplum değerleri, kuralları ve ahlak açısından değerlendirilmesi sonucu ortaya çıkan »Karakter» yer alır. Bu tabaka, kişiliğin benimsediği değer yargılarının başkaları tarafından değerlendirilmesi sonucu oluşur. Dokuzuncu tabaka, kişinin kendini olduğu ya da olmak istediği biçimde kabullenmesi ya da kabul ettirmesi, kişiliğinin gerçekliğim kanıtlaması, kendini var laması için başvurduğu yöntemler, yollar, bu amaç uğruna harcadığı çaba ve ortaya çıkardığı ürünlerden meydana gelir. Onuncu tabakada kişi, kişiliğini oluşturan öteki tabakaların bilincinde olarak akıp giden zaman içinde evrendeki yerini ve değerini tespit eder.
94 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.