Hiç unutmam, hasat mevsimi yaklaşıyordu, mahsul bol mu, boldu. Bir gün, bir sam yeli esti, yapraklar sapsarı oldu, meyveler buruştu, dikenler bayram ediyordu.
Büyük tehlike: İçimizdeki İsrailliler!
Ersin Çelik
Hamas kendi sonunu hazırlamış. İsrail var ya, Filistin diye yer bırakmayacakmış. Hamas, yine durduk yere saldırmış. Sonları yakınmış. Oysa İsrail daha önceleri vurmadan haber veriyormuş, savaş kurallarına uyuyormuş. MOSSAD bu işin peşini bırakmazmış.
Sosyal medyada üç gündür sakız gibi
Biz bu dünya ambarında buğday topluyor, bir yandan da topladığımız buğdayı kaybediyoruz.
Buğdayın kaybolusunun, farenin hilesinden olduğunu aklımızı kullanıp idrak etmiyoruz.
Fare ambarı deldi.Onun hilesinden mahsul dağıldı.
Ey can, önce farenin serrini defet, sonra buğday ôlçeğini omuzla.
Benim adım bugün KÖLE. 1690 yılındayım, Amerika’dayım, siyahiyim ve kendi türüm tarafından eşya muamelesi görüyorum.
Adım Florens, diğer kölelerin aksine yalınayak gezmeyi sevmiyorum, bu yüzden sahiplerimin eskimiş ayakkabılarını giyiyorum sürekli. “…bu yüzden ayaklarım işe yaramaz, daima fazlasıyla narin olacak, asla kösele gibi sağlam derili
Hatem-i Esam şöyle demiştir:
"Mü'min, düşünür ve ibret nazarı ile meşgul olur. Münafık ise, hırs ve uzun emel ile meşgul olur.
Mü'min, herkesten elini çeker ve bütün ihtiyacını yalnız Allah(c.c)'den ister. Münafık ise, herkesten ister.Allah (c.c)'den istemez.
Mü'min, yalnız Allah(c.c)'den korkar, başka hiç
kimseden korkmaz. Münafık ise, herkesten korkar, yanlız Allah (c.c)'den korkmaz.
Mü'min, malını dini uğrunda feda eder. Münafık ise, dinini malı uğrunda feda eder.
Mü'min, güzel işler yaptığı halde, yine de Allah (c.c)'den korkusundan dolayı ağlar. Münafık ise, kötü işler yaptığı halde yine de güler.
Mü'min, Allah (c.c)'ı anmak için tenha yerleri sever. Münafık ise, insanlar arasında gösteriş yapmayı sever.
Mü'min, tohumu eker. Fakat yeşerip yeşermeyeceğinden endişe eder. Münafık ise, ekilen tohum söker ve harman zamanı mahsül bekler.
Mü'min, toplumun huzurunu sağlamak için iyiliği emreder ve kötülükten men eder. Münafık ise, riyaset ve dünyalık için emreder, yasaklar ve bozgunculuk eder.
Kitabın içeriği kadar yazarın kısa bir özgeçmişinden bahsetmenin doğru olacağını düşünüyorum.
Cengiz Dağcı
Kırım Tatarı roman yazarı. (Gurzuf 1919-2011 Londra)
Çocukluğu Kızıltaş (Kırım) köyünde geçti. Kırım Pedagoji Enstitüsü ikinci sınıfında iken II. Dünya Savaşı çıktı. 1941`de Ukrayna cephesinde Almanlara esir düştü. Almanların yenilmesi
Bazen Kur'ân'dan okuduğum bir ayet beni öyle sarsar ki anında derim ki keşke diğer mü'min kardeşlerim de bu mesajları anlasalardı. Bir kardeşimin bahçesine yağmur yağsa, bereket hasıl olsa ve o çok mahsul alsa öyle sevinirim ki sanki ben mahsul elde etmiş olurum. Duysam ki falanca yerde adil bir hâkim var, adaletle hükümler veriyor, öyle sevinirim ki sanki benim hakkımda adilce hükümler verilmiş gibi olurum." (Abdullah b. Abbâs)
Toprak, su, hava ve ateş. Ateşi kaldırıp, Tahta deyip girizgâhı zıplatmak isterdim ama anlatacağımız eser Homeros’un kitapları değil, saygıyı hak eder Hesiodos. Toprakla giriş yapmamın sebebi ise toprağın kendiyle uğraşanı bir nevi filozofa çevirdiğine inandığımdan dolayıdır. Bir çiftçi eğer ki öğrenmek isterse gerçeği ve hayatı anlamlandırmaksa
Unutma ki bu değerli mahsul aslında üzüm suyudur ve imparatorluğun mor kaftanı da kabukluların kanıyla boyanmış koyun yününden ibarettir... Algılar bunu (bir şeylere önce tutunup sonra da onları delip geçerek gerçekte ne olduklarını görmemizi sağlamayı) severler. Bu nedenle her zaman, yaşamımız boyunca bir şeyler bizim güvenimizi talep ettiğinde bunu yapmalıyız. Onları çırçıplak soyup ne kadar önemsiz olduklarını görmeli, üstlerini kaplayan efsaneleri yırtıp atmalıyız.
Marcus Aurelius
Düşünceler
Doğdum. Kızdım.
Bu dünyaya hiç gelmemiş saydılar.
İlk avazda beşik kertip kaderimi yazdılar.
Bez bebekle oynatmadan otlaklara saldılar.
Mahsul biçtim, hayvan güttüm
Yeşermeden büyüdüm.
İlk kanı gördüğümde kocaya sattılar
Gerdanıma beşi birlik taktılar
Gençliğime iki koçu bedel biçtiler
Üçüncüyü benim için kurban ettiler
Amanın beni başlık için
Ağaç dediğin bakım ister, masraf ister... Kıymetini bilmeyene nimetini verir mi? Muhacirler iki sene üst üste mahsul alamayınca ya kestiler, ya sattılar... Cahillikle fakirlik bir olmuş, Sultan Süleyman'ın mülkü dağılmış...