.
Hep hikaye öyle başlar, "bir cümlenin peşinden gitmek."
Bir makale okuyordum, Bosnalı Ali Dede'den bir söz alıntısı gördüm makalede. Sözün derinliği, manası beni hemen kalbimden yakaladı. Kimdir bu Bosnalı Ali Dede, hemen araştırmaya başladım. Eğer bulabilirsem ve varsa, eserlerini almam lazımdı, bu his beni ele geçirdi. Hep öyle olur zaten :)
Kimdir Ali Dede Bosnevî? Vefat tarihi 1598. Bölgenin Osmanlı idaresinde olduğu dönemde Bosna'da yaşamış bir âlim ve mutasavvıf. Macaristan’da Sigetvar Kalesi civarında Kanûnî için inşa edilen türbede bir süre türbedarlık yaptığı söylenir. Mehmed Paşa’nın daveti üzerine katıldığı Varadin Seferi dönüşünde Sigetvar Kalesi yakınlarında vefat eder. Kabri de oradadır.
Eserin orjinal adı "Hâllu'r-Rumûz ve Keşfü'l-Künûz", manası "Rumuzlu sözleri açmak ve kapalı hazineyi açıklamak." Aslı arapça, bu türkçe çeviri ise 1985 yılında basılmış. Nadirkitap sitesinde zar zor buldum. Ah kitap elime geçince, o nasıl bir mutluluktur. Yine bir hazine buldum hissi :) Tavsiye etmek isterim ama bulamazsınız galiba :) Ne demiş Beyâzid-i Bistâmî, "Arayanlar bulamaz; ama bulanlar hep arayanlardır."
Ve Beyza Alkoç'un bir kitabı daha biter.
Puanı Beyza Alkoç'un diğer kitaplarına kıyasla verdim. Yakında Karantina serisine başlayacağım bu arada.
Kitabın konusu aslında çok hoş, altı çizili cümleler de öyle. Fakat olaylar bana çok hızlı gelişiyor gibi geldi. Fakat ana mesajını net hissettiğimi söyleyebilirim.
Beyza Alkoç'un kalemi bana hep cesaret vermiştir. Onun cümlelerinden esinlenip karşıladığım birkaç makale bile olmuştur.
Rengarenk Acılar'ımıza dokunduğun için teşekkür ederiz. Bize bataklıkta da çiçek açabileceğini ve o çiçeklerin en temizleri olduğunu gösterdiğin için teşekkür ederiz.
Yarın birkaç no.26 alıntısı da gelecek.
- Siz geçen gün, dünyanın yuvarlak olduğunu ispat etmek için bir makale yazmışsınız.
- Olabilir.
- Okudum, çok güldüm.
- Komik bir şey değildi.
- Bundan daha komik ne olabilir? Ayaklarımızın altında dümdüz uzanan dünyanın yuvarlaklığını iddia etmek, Süleymaniye Camii'nin kubbesi düzdür demekten başka bir saçma değildir. Çünkü göz önünde duran gerçeği zıddıyla tarif etmeye kalkışıyorsunuz.
- Efendim, yazdığım makalelerin hiç birinde dünyanın yuvarlaklığını ispata uğraştığımı bilmiyorum. Çünkü bu, yüzyıllarca önce ispat edilmiş bir gerçektir. Benim gibilerinin ispatına muhtaç olmayan, apaçık bir durumdur.
...
- Bak oğlum, eğer, Allah esirgesin, dünya karpuz gibi yuvarlaksa bile üst tarafa gelenler rahat otururlar; lakin alt tarafta kalanlar sapır sapır aşağı dökülmezler mi? Bu kadar sade bir şeyi niçin nakletmiyorsunuz.
Kur'an'ın mahiyetinden maksat Kur'an'ın nasıllığı, başka,
deyişle Kuran tasavvurumuzdur. Çünkü bir metnin muhatabı,
metnin kendisini nasıl düşünüyor, nasıl düşlüyorsa metnin içini de bu düşüncesine uygun bir yoruma tabi tutar: Dolayısıyla bir metni anlama ve yorumlama faaliyeti metin tasavvuru ile
yakından ilgilidir.
Kur'an, okuma yazma
Peyami Safa tekrar bizi bşr hastanede yakalıyor. Hastanedeki bir olay ile başlayıp tekrar o hastanede umulmadık ve keşke dedirten bir son.
Ve keşke bu güzel Kitaplar daha çok okunsa. Kitabın içinde bir olay örgüsü var, akıcılık var, ve kimi önemli konulara da değinilmiş. Mesrla ana karakter Orhan’ın ilk iş yerindeki öğretmenler ile münakaşaları çok
KEMDİNE AİT BİR ODA
VİRGİNİA WOOLF
Makale
"Para kazanın,kendinize ait ayrı bir oda ve boş zaman yaratın ve yazın,erkekler ne der diye düşünmeden yazın!"
"Kütüphanelerini istediğin kadar kilitle; zihnimin özgürlüğünü ne bir kapı,ne bir kilit,ne bir sürgüyle kısıtlayabilirsin!”
Joannidis bana " Son yirmi yılda, bilginin ulaşabilirliğinde ki, genom bilimindeki ve diğer teknolojilerdeki üssel büyümeyle, milyonlarca potansiyel olarak ilginç değişkeni ölçebiliyoruz," demişti. " Beklentimiz, bu bilgileri işimize yarayan tahminlerde kullanıyor olmamız. Hiçbir ilerleme kaydetmedik demiyorum. Ortada birkaç milyon makale olduğunu göz önüne alırsak, ilerleme kaydedememek bir utanç kaynağı olurdu. Fakat açıkça görebiliriz ki yapılmış milyonlarca buluş yok. Makalelerin birçoğu bilgi üretimine katkı sağlamıyor."
Yazmak benim için bir direnişe dönüştü artık.Yazmasam hayatta olduğuma kendimi ikna edemeyeceğim sanki.Yazabildiğim sürece varım,varsam yazmalıyım.mektup,makale,şiir, öykü,roman, şarkı... Yeter ki yazmak olsun.
Ustanın ilk eseri bazı insanlar Stephen kingin ne yazdığını nasıl yazdığını dilini pek anlamıyor farkı göremiyor her kitabını elime aldığımda kurgu o denli güzel akıyor ki kitabın resmen ta içinde oluyorum bu kitap da dinsel vurgular bilimsel telekinetik hakkında bilgiler hor görülme , dışlanma sonra arkasından gelen intikam ve duyarsızlaşma 200 sayfalık kitap da her şeyi işlemiş özellikle makale , dergi alıntısı sonra soruşturma konuşmaları o kadar incelikle işlenmiş ki bir anda kitapla sizi Burun buruna bırakıyor ne kadar özel bir yazarsın king usta
GözStephen King · Altın Kitaplar · 20216.5k okunma