Çocukluk: Sıkıntılar İçinde Bir Memur Ailesi
Bizim yaşlarımızda, çocuk yaşta, en çok giyilen şey, cızlavet lastikler vardı. Başka türlü ayakkabı falan alamazdık. Ama amcam bize zaman zaman bayramda ayakkabı alırdı. Doktor amcam... Zaten elini öperdik amcamın bayramlarda. 5 lira, 2,5 lira falan para verirdi. Onları da getirir koşa koşa annemize
Sezai Karakoç'un dervişane hayatından bir kesit...
Sezai Karakoç, tam bu noktada ezberleri bozan bir hayat tarzı ile karşımıza çıkıyor. Onun başkalarına benzemeyen tarafları işte bu söz- eylem birliğidir. Çünkü Karakoç, Müslümandır. Ona şahsiyet veren bilginin kaynağında vahiy ve o vahiy bilgisini hayata taşıyan bir Peygamber vardır. Karakoç, diğer ideoloji sahipleri gibi söyledikleri ile yaptıkları arasında (uçurum şöyle dursun) bir makas farkının olmasına izin vermedi. Şunu açıkça görüyoruz. Karakoç, "büyük şair" olarak şöhrete kavuştuktan sonra bu şöhreti makama, paraya tahvil etmemiş, sosyete arasında saygın, paylaşılamayan bir kişi olmaya yönelik atraksiyonlara girmemiş, tam tersine bu kadar büyük ve ünlü bir şaire "yakışmayacak" bir hayat tarzını seçmiş ve onun sözcüsü olmuştur. O kadar ki hac ve zekât ibadetinin kendisine farz olacağı kadar bile bir serveti olmamıştır. "Fakr'ım fahr'ımdır." hadisinin anlamı doğrultusunda yaşamıştır. Diriliş Yayınları'na giderek onu görenlerin veya sokakta rastlayanların söyledikleri söz şudur: O büyük şiirleri, o büyük hikâye ve denemeleri yazan adam bu mu? Karakoç da bu şaşkınlığın farkındadır ve "Biz Sezai Karakoç'u ziyaret için geldik." diyenlere gülerek "Benzetemediniz değil mi?" diye cevap vermiştir.
Karakoç'un bu cevabı ile (lâ-teşbih ve lâ-temsil) bir gölgede ashabıyla otururken gelen ve "Hanginiz Muhammed (as)?" diye soranların hâli arasındaki ortaklığı size bırakıyorum.
Sayfa 68 - KÂMİL YEŞİL / Nasıl Sezai Karakoç olunur?Kitabı okudu
Bugün inandıklarımız ile yaşadıklarımız arasındaki makas bu kadar açılmış ise işin aslına dönüp kendi kendimize sormamız gereken çok hayati bazı sorular var demektir. Gerçekten inanıyor muyum?
Sayfa 54 - Saadetin Acar-Yaşadığımız Hayat ile İnandığımız Hayat ArasındaKitabı okudu
Bir insanın değeri; inandığı, ideal edindiği, yaslandığı değerlere yakın, onlara paralel bir hayat sürmesiyle ölçülür. Eğer bugün inandıklarımız ile yaşadıklarımız arasındaki makas bu kadar açılmış ise işin aslına dönüp kendi kendimize sormamız gereken çok hayati bazı sorular var demektir: Gerçekten inanıyor muyum? Dilimde, sözlerimde yer verdiğim değerlere ve ideallere kalbimle, ruhumla ne kadar inanmışım? Peki, eğer inancımız noktasında bir sorun yoksa ona uygun olmayan yaşantımızdan en azından memnun olmamamız, en azından bunun derdini taşımamız lazım gelmez mi?
Sayfa 55Kitabı okudu
Kitap Merkezi
*Kitap Merkezi*
Çocukların kitap ve okuma yazma etkinliklerine ilgisini arttırma hedefiyle düzenlenir. Sessiz bir merkezdir.
︎ Masa ve sandalye konulabilir.
︎Renkli yastık ve minderler kullanılarak sıcak bir ortam oluşturulabilir.
︎ Kitaplık , çocukların kitapların ön yüzünü görebileceği şekilde seçilmelidir.
︎ Kitap, Dergi gazete,ansiklopedi broşür ,atlas vb. Materyaller bulundurulabilir..
*Müzik Merkezi*
Çocukların müzik becerilerini destekleyecek öğrenme merkezidir.Sesli bir merkezdir. Marakas, ziller , davul , tef, ritim çubukları bulundurulabilir.
*Sanat Merkezi*
Çocukların yeni fikirler ve özgün eserler üretmelerine imkan tanıyan , yeteneklerini keşfedebileceği ve farklı deneyimler yaşayabileceği öğrenme merkezidir. Sessiz bir merkezidir. Pastel boya kuru boya , keçeli kalem , beyâz kâğıt, renkli fon kartonları, gazete -dergi, her türlü kolaj (kesme yapıştırma ) malzemesi ,değişik renk ve desende kağıt ,tutkal ,makas , Kâğıt rulo ,pipet ,delgeç ,cetvel bulunabilir .
Sayfa 58 - Cezve kitap yayınevi 1.Baskı Mart 2022
Üç Kişinin Aynı Anda
Taş Kağıt Makas Dediği Yerde
Şehvet İle İlk Bağıran Kaybetmiştir
Herkesin vardır tabii sivri tarafları ama benim en keskin halim bile kör bir makas kadar can yakmaz.
Biri geliyor, hayatımıza bir makas atıyor; o yaşadığımız bölüm, bütünün dışına düşüyor.
Sayfa 10 - Mart-Nisan 2019 (Tomris Uyar)
"Herkesin vardır tabii sivri tarafları ama benim en keskin halim bile kör bir makas kadar can yakmaz"
Herkesin vardır tabii sivri tarafları ama benim en keskin halim bile kör bir makas kadar can yakmaz...
Herkesin vardır tabii sivri tarafları ama benim en keskin halim bile kör bir makas kadar can yakmaz.
Uzak İhtimaller Şehri/ Zeynep SahraKitabı okudu
Biri geliyor, hayatımıza bir makas atıyor; o
yaşadığımız bölüm, bütünün dışına düşüyor.
Sayfa 7
Karakoç, diğer ideoloji sahipleri gibi söyledikleri ile yaptıkları arasında (uçurum şöyle dursun) bir makas farkının olmasına izin vermedi.
Sayfa 68Kitabı okudu
Solak olmak kaderdir .
Salaklık ben de çok tuhaf bir duygu çünkü her anlama geliyor. Babam okumuş bir adam olmasına rağmen senelerce bana sol elimi kullanmayı yasakladı. Sol elimin ömrü pantolonumun içinde geçti yıllarca. Sağ elle yazmayı öğrendim zorla. Zanaat isteyen meselelere Döndüğüm zaman da vücudumun sol tarafı çalışır: topa vurmak, makas kullanmak, tıraş olmak… İki elim iki anlam oldu ben de. Doğuştan solak olmak siyasi olarak çok güzel bir şey. Belki de…
Sayfa 20 - Küçük İskender
Bazılarının yazdıkları ile davranışları arasındaki makas farkı çok açıktır. Fikir-eylem birliği, akımların hemen hepsinde aranan bir şeydir. Mesela "Adam komünist olduğunu söylüyor, sözleri ve yazıları, müziği, filmleri ile komünizmi savunuyor ve fakat kapitalist, burjuva hayatı yaşıyor."
Sayfa 68Kitabı okudu