Girdim bir denizcinin evine.
Beni bekliyordu annesi.
-"Bilmiyordum düne kadar, dedi kadın.
Oğlum söyledi bana ve isminiz
sarstı beni, soğuk bir ateş gibi.
Ama, ne sunabiliriz ona, oğul?
dedim ben. -O bizimle birlikte, yoksullarla, diye yanıtladı oğlum.
Tepeden bakmaz ya da alay etmez
yoksul yaşamımızla, ayağa kalkar
ve savunur onu. -Anlattım bunu onlara,
-doğal olun yani, orası eviydi, o günden sonra."
O evde, fark etmedi kimse beni.
Baktım temiz masa örtüsüne,
sürahi berraktı, bana kristal kanatlarla ulaşmak için
en derin geceden yükselen
yaşamları gibi.