Hediyeleşmek Sünnettir.
"Hediyeleşmek Sünnettir." demiş Fahri Kainat Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa S.A.V.
Paylaşmayı her konuda çok seviyorum . Bazen sınırımı aşıp aşırı tepki aldığımda olmuştur. Kimi neden der, kimi nedir menfaatin , kimisi de dalga geçer . Ama hiç birini umursamam . Çünkü paylaşarak mutlu olmaya ve mutlu etmeye şahit olmuşum kanarmıyım onlara . Esas mutluluk dua almaktadır . Bir ALLAH Razı olsun denmesini değişirmiyim herhangi bir dünyalığa . Yani maneviyat önemlidir benim için azizim ... Fani olana gönül vermem, insanın gönül vermediği gözde değer görür mü?
Söyleyecek çok söz var aslında . Kısa kesmekte de fayda vardır.
Hediye gönderince tereddüt yaşamam . Bilirim ki "iyilik yap denize at, balık bilmez ise Hâlık bilir." sözü vardır beynimin zerrelerinde .
Korkmam ve düşünmem onun için hak etmiyorsa alacak hakkım olur ondan Dünyalık alacaktan ziyade Ahiretlik alacağı yeğlerim. Hak ediyorsa zaten sorun yoktur iyiliği balık ta bilmiş demektir.
Üzülme yani insan önce kendini mutlu etmeyi bilmeli ben garip olsa da paylaştıkça mutlu oluyorum :)
Dip Not: Kimse sanmasın zenginim , zengin falan değilim , asgari ücret altı çalışan bir katibim . .) Bilirim ki "Aza kanaat etmeyen çoğu bulamaz." ve "Esas zenginlik gönül zenginliğidir." Gönül zengini görmem kendimi benden başkasına zarar vermez diye düşünüyorum . :)
Kitap okumak için aşk, şevk, iştiyak lazım. Zamandan ziyade moral lazım motivasyon lazım keyif almak lazım. Maneviyat lazım.
Tarihçilere maneviyat verilmelidir. Çünkü tarih mana ve maneviyattan bağımsız düşünülemez
Ramazan Kayan
Heyecanımıza Ne Oldu?
Bir içe bakış ihtiyacının zaruret arz ettiği günlerden geçiyoruz… Dış ve dışarı bizleri öylesine yordu ki, içi, içeriyi unuttuk… içtenliğimizi kaybettik…
Dışa dönük atılım ve açılımlarımız artarken, iç acılarımız büyüdü…
Kazanma hırsı, kaybetme korkusu insanı acımasızlaştırıyor…
Gerçi dünyayı kazandık ama kendimizi
Kudüs
26) Râbiatül Adeviyye, Bişr-i Hafi, Seriyyüs Sakatî gibi mâneviyat âleminin kutupları, Peygamberimizin semâlara çıktığı bu şehirde, semâların ötesinden bahsettiler.