Bir gün bir konferansta şöyle diyordu: "Hz. Meryem'i anlatan bir Fransız yazarını taklit etmek istiyorum." 1700 yıldır Hz. Meryem'den söz edildi. 1700 yıldır Doğulu ve Batıl değişik uluslardan bütün filozoflar ve düşünürler Hz. Meryem'in değerlerini anlattılar. 1700 yıldır dünya şairleri Hz. Meryem'e methiye dizmede bütün yaratıcı gayretlerini ve güçlerini seferber ettiler. 1700 yildır bütün ressamlar ve artistler Hz. Meryem'in suretlerini ve fresklerini gösteren muazzam sanat eserleri ortaya koydular. Bütün bu söylenenlerin ve düşünülenlerin tamamı, yüz yıllar boyunca bütün artistlerin gayretlerinin tamamı Hz. Meryem'in büyüklüğünü şu sözler kadar güzel tasvir edememektedir: 'Hz. Meryem, Hz. İsa'nın annesiydi.
Ben de Fatıma'yı anlatmaya bu şekilde başlamak isterdim. Fakat yapamadım. "Fatıma, Hz. Hatice'nin kızıdır" demek isterdim. Fakat anladım ki, Fatıma o değil. "Fatıma Muhammed(s.a.v)'in kızıdır" demek isterdim. Ama anladım ki, Fatıma o değil. "Fatima Hz. Ali(r.a)'ın eşidir" demek isterdim. Fakat anladım ki, Fatıma o değil. "Fatıma Hz. Hasan ve Hüseyin'in annesidir" demek isterdim. Fakat Fatıma o değil. "Fatıma, Zeyneb'in annesidir" demek isterdim. Ancak yine farkettim ki, Fatıma o değil.
Hayır, bütün bunlar doğrudur ve bunların hiçbiri Fatıma degildir.
Sayfa 199 - Dünya yayıncılık