Yine bir maraton koşusu...
Bazen hayatın en zor seylerinden birinin hocasız ,okulsuz,uzaktan eğitimle kendi emeğin ,gayretin araştırmaların ile bir yerlere gelme çabalarına rağmen ,aman canım uzaktan eğitimle mi?sorusuna maruz kalıp , onların egoistliklerinin ,verdiği keder ile daha çok çalışırken kendini bitirmek olduğu kanaatindeyim.
Hangi Asiye'yi Kurtaralım?
Bir tarafta 1973 yapımı başrolünü Türkan Şoray'ın oynadığı, filmin çoğunu koşarak geçiren Asiye'yi mi kurtaralım? Yoksa 1986 yapımı başrolünde Müjde Ar'ın oynadığı, film boyunca istismara uğrayan, her yola sürüklenen, rolünün hakkını veren Asiye'ye mi? Şoray'ın oynadığı filmde yarım yamalak sahnelerle Asiye'nin içler acısı haline bakıp perişan olurken, Ar'ın oynadığı filmde muhteşem bir sanat görüyorsunuz, Yaman Okay, Hümeyra, Ali Poyrazoğlu gibi isimlerle harmanlanan bir müzikal. Bazı filmler dönem dönem tekrar çekilmiş ama bu film bambaşka bir yere gelmiş. Tavsiyem kendine sanat adına kural koymayan bence Türk Sinemasının gerçek kraliçesi olan Müjde Ar'ın filmini izlemeniz. Maraton koşusu gibi film isterseniz Türkan Şoray'ı tercih edebilirsiniz :) Elvan Abeylegesse'yi koysalar o bile oynardı :d
Reklam
Çok hoşuma giden bi alıntı sizinle paylaşmak istedim.
Musa Ebu Cafer Hoca bigün kaldığımız yere gelmişti. Havada İHA vardı ama biz sesi uzaktan geliyor diye çok dikkate almamıştık. Musa Hoca'da Allah razı olsun nasihat ediyordu. Bizde pür dikkat dinliyorduk. Sonra aniden sessizliği yaran bir uçağın dalış sesi geldi. Dedik: "tamam, herşey buraya kadarmış." Kelime şehadet getiremeden uçak çok yakınımızı vurdu. Hatta biz sandık füzeleri bize attı ama "Allah isabet ettirmedi" dedik. 2.uçak gelmeden çıplak ayakla kısa bir maraton koşusu yapıp:) sığınaklara geçtik. 2.uçakta aynı yeri vurunca dedik: "tamam, hedef biz değiliz" tabii sonra aklımıza hoca geldi:) "Hoca nerde? Hoca nerde?" Elhamdulillah hocada bir yer bulmuş kendine... Sonra Musa Hoca sığınaktan çıktı. "İki sohbet anlattık diye hoca mı olduk" dedi:) tebessüm ederek: "çekirge bir atlar, iki atlar, üçüncüsünde n'olcak bakalım" dedi. Tabi Musa hoca bunu tebessüm ederek anlattı ama biz o an hüzünlendik. Çünkü daha öncede Musa Hoca uçağın vurduğu bir binadan sağ çıkmış elhamdulillah... Birkaç gün sonra Musa Hoca tekrar ziyarete geldi. O gün hiç unutmuyorum dünyayı, şehadeti, cenneti... anlattı. Ben hayatımda yaşadığıma hiç o kadar pişman olmamıştım. O gün o sohbeti sedirlerde oturup, cennette dinlemek vardı...
*İnsan bir muamma olarak doğar ve bir bilmece olarak ölür*.
İsmet Özel
İsmet Özel
Sahi varlık neydi? Varolmak ve de var kalmak* Varolmak ilkinciydi, varolduktan sonra birer varlık
Sevgili dostlarım Hayat bir uzun maraton koşusu gibidir sevgili dostlarım, Şimdi nereden çıktı bu diyeceksiniz ama öyle hayat bir maraton koşusu, tekrarı olmayan, silah sıkıldığı anda zamanın başladığı koşmaya başladığın ve mutlak olarak zamanın son bulacağı bir maraton koşusudur hayat.. Hiç maraton koşusu izlediniz mi? Maraton koşusundaki ilk
Maraton koşusu denmesinin sebebi
Pers saldırıları Helenler için hep korkulu rüya olmuştur. Pers Kralı Dareos, M.Ö. 490’da Marathon’da yenilir. Savaşta, ulak Pheidippides, Marathon’dan koşarak haber getirdiği için günümüzde atletizmde en uzun koşu Maraton adıyla koşulmaktadır.
Reklam