Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.12
Ah canım Martin..
Martin Eden ; Jack London'ın yarı otobiyografik romanıdır. Fakat kitapta bence kendisi Martin olarak ete kemiğe bürünmüştür. En çok etkilendiğim kitaplar arasında yer alan Martin'in sınıflar arası çatışmaya karşı duruşu, onları yerle bir edişi, onların seviyelerine ulaşmak için yola çıkıp çok daha ötesine varışı ile birçok kişisel gelişim kitaplarından alamadığım dersi vermiştir bana . Çağımızın en büyük hastalığı olan ye kürküm yeciliği ancak böyle güzel anlatıp ancak böyle güzel baş edebilirdin. Belki uykusuz kaldığın geceler senden çok şeyler götürdü ama her değerin zamanında bilinmesi gerektiğini derin sulara gömülerek öğrettin bize Martin... Azminin,kendine sadece kendine güvenmenin en büyük örneğini yaşattın bize herkese umut olması dileğiyle...
Klasik Alman edebiyatının sıradışı yazarı Kleist’tan zamansız bir adalet arayışı öyküsü #michaelkohlhaas . Çok severek okudum, es geçilmemeli.
16. yüzyılda gerçek bir olaydan yola çıkarak yazıyor. At taciri Kohlhaas’ın atlarına bir soylu haksız yere el koyuyor ve Kohlhaas’ın yasal yollardan adaleti bulamaması onu bir isyankara dönüştürüyor. Rousseau’nun toplum sözleşmesine göndermelerin (dipnotlar iyi ki var) olduğu hikayede Martin Luther’ın kurguda yer almasıyla din-yasa-adalet ilişkileri de irdeleniyor.
Bu arada filmi de var, henüz izlemedim:)
Kalınlığına rağmen su gibi akıp giden, bir çırpıda okuyacağınız bir kitap. Her şey öyle yerli yerine, eksiksiz bir şekilde yerleştirilmiş, üzerine fazlasıyla düşünülüp kurgulanmış ki sanki gerçekten var olmuş bir evrenden size gerçek bir hikaye anlatılıyor gibi hissediyorsunuz.
Ben ilk olarak dizisini izledim, onu da epey geç izledim ve aslında üzerinden çok zaman geçmedi. Buna rağmen aynı yolları kitapla bir kez daha geçerken hiç sıkılmadım, hatta sanki hiç izlememişim gibi meraklanarak, heyecanlanarak okudum.
İkisi arasında bir karşılaştırma yapmak doğru olmaz. Kitabı okumak dizinin ne kadar iyi bir uyarlama (ilk sezon bazında) olduğunu kanıtlıyor sadece. Kitapta herkesin duygularını daha iyi özümsemek hoşuma gitti. Okurken daha yoğun, kışın soğuğunun resmen yüzümü uyuşturduğunu hissettiren bir deneyimdi. Devam etmek için sabırsızım.
Hayat hepimiz için her zaman güzel şeyler sunmaz ,güzel şeylere ulaşmak için yol yürümemiz gerekir taşlı ,karlı doluya tutulmuş yollar ...içinde gerçek iyilik olan herkes bir gün kendi hayat hikayesinde patika yol bulacaktır. Martin de buldu ,hepimizin hayat mücadelesi gibi martinin de zor bir hayat hikayesi vardı ,özellikle başarmak için çabaladığında hayatı daha da zorlaşmıştı ,özellikle kendini gerçek Martini bulduğunda ....Ruth’a ve kitaplara aşık bir adamın hayat hikayesi Ama bir haksızlık vardı Ruthun ona bıraktığı tek şey koca bir ‘hissizlik ‘duygusuydu ,Sonra ne oldu Ruth kimdi ,Martine ne yaptı ? herkesin kendinden bir parça bulabileceği şiddetle tavsiye edilebilecek bir kitap
Jack London'un Martin Eden'ini ,Beyaz Dişi,Demir Ökces'sini,Uçurum İnsanları'nı çok beğenerek okumuştum ama adını fazla duymadığım Deniz Kurdu da muhteşem bir eseri olmuş.
Denizcilik terimlerinden hiç anlamama rağmen ki bolca da geçiyor kitapta yine de hiç sıkılmadan zevkle okudum ve okuduğum sürece de hayaletin içinde okyanusta sürüklendim sanki.Anlatım şekli, muhteşem betimlemeler,yarattığı karakter ve o "küçük kadın'a" olan saygı ve sevgisi yazara olan hayranlığımı bir kez daha artırdı .Keşke daha uzun yaşasaydı diye hayıflandım...
128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Martin Eden'i okuyup cok beğenmem, yazarın diğer eserlerini okuma isteği uyandırdı.Cocuklugumda okusaydım sayet bugun okuduğumda aldigim hazzı alamazdim diye düşünüyorum.
Kitaba gelecek olursak; rüyalarında tarih öncesi bir çağda yasayan Kocadiş'in başından geçenleri gören modern bir Amerikalı çocuğun öyküsünü anlatıyor. Ve o çağda yasayan 3 insan türünden bahsediyor. Yakin zamanda okuduğum "hayvanlardan tanrılara sapiens" kitabında da bahsi gecen yalnız kitabin yazıldığı dönemde henüz isimleri bilinmeyen o türlerin ne olduğunu tahmin edebiliyorsunuz.
İlkel insanin insanlasma serüvenini cok guzel anlatmış bir kitap, keyifle okudum
