Peru`nun Jivaro Kızılderilileri arasında şamanlar tarafından sanrı yaratan bitkiler kullanılmasını incelemiş bulunan Harner'in kanısına göre cadıların yağlı merhemlerindeki sanrı yaratıcı etken özdek atropin idi. Atropin, adamotu, banotu, ve güzelavratotu ya da güzelhatun çiçeği gibi Avrupa bitkilerinde bulunan güçlü bir alkaloid idi. Atropin'in üstün özelliği onun sağlam deri tarafından emilebilir olmasıdır, öyle ki adale ağrılarının giderilmesi için güzelavratotundan yapılmış deri plasterlerinde bu özellikten yararlanılır. Bazı çağcıl deneyciler eski belgelerde saklanmış olan formüllere dayanarak cadıların yağlı merhemlerini yeniden oluşturmuşlardır. Almanya'da, Göttingen'de bir grup yirmi dört saat süren bir uykuya daldıklarını, bu sırada düşlerinde "çılgınca geziler, delice danslar yaptıklarını, ve ortaçağa özgü cümbüşler türünden acayip serüvenler yaşadıklarını" anlatmıştır. Yalnızca banotunun dumanlarını içine çekmiş bulunan bir başkası şöyle der "çılgınca duygular içindeydim öyle ki ayaklarım gittikçe hafifliyor, büyüyor ve vücu- dumdan ayrılıyorlardı... aynı zamanda sarhoş eden bir uçuş duygusunu yaşıyordum."