"Toplum büyük ve karmaşık, fakat sürükleyici bir sahne oyunudur.
Burada hepimiz kendi rollerimizi oynuyoruz."
Shakespeare'in kullandığı bu metafor kitabın ismini yeteri kadar açık bir şekilde anlatabiliyordur zannımca...
Sahnelik Toplum, her birimizin sahneye çıkıp rolünü oynadığı ve son sözlerini de söyledikten sonra terk ettiği
Bu kitap hakkında neler yazılmış diye bakarken, bir kişinin bu kitabın felsefe tarihini anlatan değil, Russell'ın felsefe tarihi üzerinden kendi düşüncelerini anlattığı bir kitap gibi bir yoruma denk geldim ve gülümsemedim desem yalan olur. Tabi o biraz serzeniş ediyordu ama olsun.
Bu kitabı şöyle tanımlayabilirim, anlattığı konulara oldukça hakim olduğu tartışma götürmez bir hoca, size tüm felsefe tarihini, düşünürleri, oldukça güzel bir şekilde anlatıyor, fakat herhangi bir üniversite ders kitabından farkı, bir, tabiki Russell'ın çok beğendiğim üslubu ve konuya hakim olması, ikincisi, Russell'in bu fikirlerden sadece bahsetmekle kalmaması, kendisinin de bu fikir tartışmalarına girmesi; ele aldığı tüm filozofları ve düşüncelerini, kendi bakış açısıyla değerlendirmesi ve tartışmalara kendisinin de müdahil olması. Bunu, bahsettiğim gibi, ancak konusuna oldukça hakim birisi yapmaya cesaret edebilir ki, Russell da öyle birisi. O yüzden ben bir serzenişte bulunmayacağım bununla alakalı.
Bu kitap Türkçe 3 ciltlik bir seri olarak yayınlanmış; 1. kitap Antik Yunan'dan başlıyor ve Hıristiyanlığa kadar geliyor; 2. kitap Hıristiyanlığın ve Kilise'nin önemli düşünürlerini ele alıyor; 3. kitap ise Rönesans'tan başlayarak Kant, Hegel, Nietzsche, Marx gibi modern filozofları konu ediniyor.
Ben konuyla ilgilenenlere ve bu konuları merak edenlere okumalarını öneririm. Okuması oldukça kolay ve sade bir kitap.
Kuşkusuz ki Marksizmin ve diyalektik materyalizmin en büyüleyici yanı, ancak sonsuz bir devinimin iç çelişkileriyle çözümlenen bir kavrayışın toplum hayatına yansıması olan gelir dağılımında tutunduğu eşitlikçi yaklaşımıdır. Bu, Marksizmin kabul edilebilirlik boyutu en tartışmasız olan fikridir. Tabi bu yalnız bir fikir olarak kalmaz ve Marx,
161 syf.
·
Not rated
Marx'ın pek bilinmeyen Rusya hakkındaki düşüncelerine ilişkin alıntıladığı mektuplar bağlamında okunası bir eser. Özellikle devrimin Fransa veya İngiltere'de gerçekleşmesi gerektiğine ilişkin Marx'ın determinist görüşlerini Rusya özelinde sorguladığını görmek açısından ilginç bir kitap
"Şu andaki girişimleri, Nietzsche'yi Schopenhauer'in irrasyonalizminden ayırma ve onu Aydınlanma ve Hegel ile bağlantı içine sokma girişimlerini çocukça buluyorum; daha açık belirtecek olursam, onda Amerikan emperyalizmi adına uygulanan ve şimdiye dek yapılmış en alt düzeydeki tarihsel çarpıtmanın dile geldiğini görüyorum."
Gyorgy (veya
"Okuyucu, seni Kierkegaard'ın büyüklüğüne ikna etmeyi isterim. Bu kendim için belirlediğim birincil görevimdir."
Yazar Susan Anderson'ın görevini mükemmel denilebilecek derecede başarıyla gerçekleştirdiğini söyleyebiliriz, bununla birlikte benim de görevim kendisinin anlatımına yardımcı olmak ve aynı zamanda kendimce birkaç düşünce
