Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
İnsanlar masallara, uydurulmuş hikayelere bayılırlardı. Gözlerini kör edecek şeyler onları mutlu ediyordu... İnsanlığın körlüğünün sınırlarını son noktaya dek zorlayacaktım! Bu körlükten istifade ederek mutlak bir kudrete sahip olacak, müthiş bir ayrıcalık elde edecektim! Bunu da muhteşem bir masal uydurarak sağlayacaktım. Hakikati öyle bir tahrip edecektim ki torunlarımın torunları dahi bundan bahsedeceklerdi. İnsanlar üzerinde devasa bir deney gerçekleştirecektim!
Sayfa 172Kitabı okudu
İlya İlyiç büyüyüp de bal ve süt akan ırmakların, iyi yürekli perilerin var olmadığını öğrendikten sonra dadısının masallarını gülümseyerek dinler, fakat candan olmayan bu gülümseme gizli bir iç çekişle karışırdı. Peri masalları onun kafasında gerçekle öyle karışmıştı ki, bazen farkına varmadan niçin masalın hayat, hayatın da masal olmadığına üzülürdü.
Reklam
Masal ağacının dallarındaki asılı kalan çocuk gülüşlerimi bana geri verecek kahraman hallerini sevdim ben onun, o haline taptım.
Sayfa 262Kitabı okudu
''Artık ruhumuzu uyutacak bir masal kalmadı. Ama belki sabah olur..."
"Mutluluğun tek bir türü vardır, ama mutsuzluk bin bir şekilde ve büyüklükte gelebilir. Tolstoy’un dediği gibi: Mutluluk masal, mutsuzluk ise öyküdür."
Geçmişten adam hisse kaparmış... Ne masal şey! Beş bin senelik kıssa yarım hisse mi verdi? 'Tarih' i 'tekerrür' diye tarif ediyorlar; Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi?
Reklam
Senden öncesini masal diye yutturmuslar bana...
Sayfa 312
Geçmiş günü beyhude yere yâd etme, Bir gelmemiş an için de feryat etme Geçmiş gelecek masal bunlar hep Eğlenmene bak ömrünü berbat etme. Niceleri geldi, neler istediler, Sonunda dünyayı bırakıp gittiler. Sen hiç gitmeyecek gibisin değil mi? O gidenler de hep senin gibiydiler. Dünyada ne var, kendine dert eyleyecek, Bir gün gelecek ki can bedenden gidecek, Zümrüt çayır üstünde, sefa sür iki gün... Zira senin üstünde de otlar bitecek
Hayat bir tercih meselesidir, Geçmişi düşünürsen masal, Geleceği düşünürsen hikâye, Bugünü düşünürsen gerçektir. Her güne hayatının en güzel günü olması için şans ver...
Biri kurbağa öper, Biri yüzyıllarca uyur, Biri 7 cüceyle yaşar, Biri kuleye kapatılır... Bir masal prensesi olsan bile kadınlık zor.
Reklam
Yaşam
Yarın... Yine yarın... Yine yarın... Sürüklenip gidiyor böyle bu boş yaşam, Kayıtlı zamanın son hecesine kadar. Dünlerimiz ise, onca budalaya ışık tutup, ...Toprak altına giden yolu gösterdi, o kadar. Sön artık, hadi sön, ömrü kısa kandil! Yaşam dediğin yürüyen bir gölge, Bir garip oyuncu; Bir hışım sahnede dolanıp boy gösteriyor; Sonra haber çıkmıyor zavallıdan. Yaşam bir masal; kaçığın birinin anlattığı. Şamata ve öfke dolu baştan başa; Hiçbir anlamı yok...
Yirmi yıl sonra aynı şarkılar çalıyor. elli üç yıl öncesi çekilmiş bir film gösteriliyor. Yirmili yılların,ellili yılların,giysileri vitrinleri dolduruyor.Açlık,savaş,geri kalmışlık ve inanılmaz felaketlerle ilgili haberleri kitleler,masal dinler gibi dinliyor.İşte öylesi bir yaşam önümüzden geçip gidiyor.Sen kendi duvarlarının gerisine çekiliyorsun.O,kendi duvarlarının gerisine çekiliyor.Bir başka kentte.Bir başka ülkede.Herkes bir başka kentte.Herkes başka bir dili konuşuyor.Ya da anlamaya çalışıyor.Aynı dili konuşan iki kişi yok.
ABD'nin Irak'ta yapmak istediği, istikrarı sağlamak değildir. Aksine ta başından beri Amerika ve İsrail'in birinci önceliği Irak'ta dehşeti tırmandırmaktır. (Bugün Irak'ın durumu ortadadır. Yahudi ve Evanjelistler için, Babil günümüzün Irak'ıdır. Neden Babil'in tekrar yeniden kurulması gerektiğini anlamak için Kabalist Öğretileri bilmeniz gerekir.) * Bu hengamede Türkiye'yi gerektiğinde harcamaktan çekinmeyeceklerdir. Türkiye alacağı kısa, orta ve uzun vadeli stratejik kararlarda mutlaka ve mutlaka öncelikle EVANJELİST HRİSTİYAN VE YAHUDİ ŞERİATINI çözümlemek durumundadır. Aksi takdirde büyük tuzaklarla karşılaşacak ve bu tuzaklara düşecektir. * Buraya kadar anlatmaya çalıştıklarım size saçma sapan gelebilir, masal ya da komplo teorisi diyebilirsiniz. * Ancak ABD'yi idare edenlerin büyük kısmı ile çoğunluk Amerikan Protestan mezhebi Hristiyanları buna inanıyorlar. * Dün Osmanlı-Türk İmparatorluğu dünyanın en yalnız devletiydi, bugün de Türkiye Cumhuriyeti dünyanın en dostsuz ülkesidir.
Sayfa 264Kitabı okudu
Hayat da bir masal gibidir, ne kadar uzun olduğu değil nasıl yaşandığı önemlidir.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.