Annem öldüğünde ben bu meseleleri düşünerek sorgulayabilecek kadar büyümemiştim henüz, dolayısıyla gerçek bir yetişkin olduğumda (yani yetişkinliğimin bilincine vardığımda) ona soru soramadım; belki ayakları daha fazla yere basan annem en azından mümkün olan bir açıklama sunabilirdi; hainle babam kadar yakın arkadaş olmamakla birlikte elbette onu
Sayfa 144 - I AteşKitabı okudu
Annem öldüğünde ben bu meseleleri düşünerek sorgulayabilecek kadar büyümemiştim henüz, dolayısıyla gerçek bir yetişkin olduğumda (yani yetişkinliğimin bilincine vardığımda) ona soru soramadım; belki ayakları daha fazla yere basan annem en azından mümkün olan bir açıklama sunabilirdi; hainle babam kadar yakın arkadaş olmamakla birlikte elbette onu
Sayfa 144 - I AteşKitabı okudu
Reklam
Böylece babam Juan Deza bir süre hapis yatmış, hapishanede okuma yazma bilmeyen mahkûmlara okuma yazma, toplama, çıkarma ve çarpma (daha tahsilli olanlara da biraz Fransızca) öğretmiş ve ardından -bölmeyi öğretemeden- serbest bırakılmıştı; ne var ki uzun yıllar boyunca misillemelere hedef oldu; elbette kendisini suçlayan kürsü sahiplerinin tersine, herhangi bir düzeyde öğretmenlik yapmasına ve ülkesinin artık tamamı mavi mürekkepli yayın organlarının hiçbirinde tek bir satır yayımlamasına izin verilmedi. Kimilerinin aksine, üstlendiği karanlık göreve yakışır şekilde davranan "iddia şahitleri"nden biri -kurbanının bombardımanlar sırasında ziyaret edip kitap götürdüğü, daha sonra romancı olarak ucuz, bayağı bir şöhret de kazanan, eski fakülte arkadaşlarından bir başkası (adı Flórez'di)­ kurbanının arkadaşı olan annemle şu mesajı göndermişti ona: "Deza bir mesleği olduğunu temelli unutursa yaşayabilir; aksi takdirde onu mahvederiz." Ama bu başka bir hikâye.
Sayfa 139 - I AteşKitabı okudu