Bütün dünya ölüme düşer kapattığımda gözlerimi; Açarım göz kapaklarımı ve doğar her şey yeniden. (Sanıyorum kafamdan uydurdum seni.) Yıldızlar vals yaparlar, kırmızı ve mavi, Ve keyfi bir siyahlık dörtnal peşinden: Bütün dünya ölüme düşer kapattığımda gözlerimi. Düşledim büyüyle beni yatağa çektiğini Ve çılgınca öptüğünü, delice şarkı söylediğini. (Sanıyorum kafamdan uydurdum seni.) Devrilir gökten Tanrı, solar cehennem ateşleri: Melek ve Şeytan’ın adamları çeker giderken: Bütün dünya ölüme düşer kapattığımda gözlerimi. Hayal ettim söylediğin yoldan döneceğini, Fakat yaşlandım, artık unuttum ismini. (Sanıyorum kafamdan uydurdum seni.) Bir fırtına kuşunu sevmeliydim seveceğime seni; Hiç değilse baharda göğü şenlendirir gelirdi. Bütün dünya ölüme düşer kapattığımda gözlerimi. (Sanıyorum kafamdan uydurdum seni.) Sylvia Plath
Öperek uyandırdım bu sabah ayrılığı. Fırından yeni çıkan bekleyişler satın aldım. Kırmızı mavi ekoseli yalnızlığımı serdim masaya. Manzaraysa ayrılığa sıfır. İşte her şey hazır. Acılarımla iki lafın belini kırdık. Yokluğunda bir kuş sütü eksik. Yalnızlığım ve ben; Seni çok bekledik !. Cemal SÜREYA
Reklam
MUTLULUĞUN RESMİ:)) sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin işin kolayına kaçmadan ama gül yanaklı bebesini emziren melek yüzlü anneciğin resmini değil ne de ak örtüde elmaların
Öperek uyandırdım bu sabah ayrılığı.... Fırından yeni çıkan bekleyişler satın aldım... Kırmızı mavi ekoseli yalnızlığımı serdim masaya... Manzaraysa ayrılığa sıfır! İşte her şey hazır... Acılarımla iki lafın belini kırdık... Yokluğunda bir kuş sütü eksik... Yalnızlığım ve ben; seni çok bekledik!...'' CEMAL SÜREYA
Bütün bir haziran evin önünde Akasyanın dallarını eğerken rüzgar İpeğe kırmızı bir gül işlerdi Kulağı ıssız ve tozlu yollarda Yoksulluğun kedileri kapıyı Bir yaz boyu her gece tırmaladı Sırtının teline mavi bir horoz düşü Dokunmadan uykuya varamazdı Uzak denizlerden atlar geçerdi Bulutlar güze yakın gözlerinden Bekledi ölümün beyaz elinde Solgun bir gül oluncaya kadar ONAT KUTLAR
bir çiçek açtığında bir eski avluda diyor ki; çalıda sarı bir çiğdemim ben ve senin çok eski cümlen. sen otursan, gitmemiş ki! olsan ben sana bir eski endülüs avlusu istersen serin bir portofino getirsem
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.