İntikam
Eğer bir hayvan kendisine saldıranı ısırırsa, buna "intikam" denemez. Burna yenen bir yumruğa hemen karşılık vermek de öyle. İntikamcılık iki ana özelliğiyle ayrılır: Birincisi, öfke ve kızgınlık duygularıyla birlikte gelen ani tepki gelip geçicidir ya da en azından hemen kontrol altına alınıp dizginlenir ve sonunda karşılık iyi bir fırsat bulmak üzere ertelenir ("sen görürsün gününü"). Bu engellemenin nedeni, anında gösterilecek tepkinin yenilgiyle sonuçlanacağı düşüncesi ve bunun verdiği "acizlik" ve "iktidarsızlık" hissidir. Dolayısıyla bir iktidarsızlık deneyimi üzerine temellenmiş olması açısından, intikamın alınması bile her zaman aslen bir açıdan "zayıf" olana ilişkin bir meseledir. Ayrıca intikamın özü her zaman "kısasa kısas" bilinci içermesidir; bu yüzden intikam asla bir duygusal tepkiden ibaret değildir.
Nietzsche görüşleri
nefret edilenlerin boyunduruğuna girmeye 'itaat' (bu boyunduğu buyurduğu söylenen birine -Tanrı diyorlar adına- itaat) denecek. Zayıfın saldırmazlığı, hatta çokça sahip olduğu korkaklığı, kaçınılmaz olarak kapı eşiğinde beklemek zorunda oluşu burada olumlu adlar alıyor, 'sabır' gibi, hatta 'erdem' de deniyor
Sayfa 23 - Alfa
242 öğeden 291 ile 242 arasındakiler gösteriliyor.